Gönderen Konu: Rûhu'l-Beyân fî Tefsîri'l-Kur'ân'dan Derin Hakikatler  (Okunma sayısı 411828 defa)

0 Üye ve 18 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #45 : 15 Haziran 2011, 01:51:33 »

devamını bekliyoruz kardeşim çoğu bilgiyi yüksek müsadelerinizle kaydediyorum
İnşAllah ay-yüzlüm.

Allah c.c. razı olsun kardeşim.
Cümlemizden razı olsun.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #46 : 15 Haziran 2011, 02:10:32 »
Her Doğan Çocuğa Şeytan Musallat Olur

Efendimiz(s.a.v.)Hazretlerinden rivayet olundu:
"Hiçbir çocuk yoktur ki, doğduğu zaman ona şeytan dokunmasın. Onun dokunması dolayısıyla, bağırır. Meryem ve çocuğu bundan müstesnâ'dir."

Bu hadis-i şerifin manası:
Muhakkak ki şeytan, her doğan çocuğu iğvâ etmeye tama eder (musallat olmak ister). Hazret-i Meryem'in annesinin bu duasının ve istiâzesinin bereketiyle. Meryem ve onun çocuğuna şeytan musallat olamamıştır.

(Ruhü’l Beyan Tercümesi C:3 S:426)

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #47 : 16 Haziran 2011, 03:30:14 »
Kilisedeki  Ayine Giden Müslümanın  Kâfir Olduğu (Diyalogçulara Cevap)

Bu fakir der ki:
Kaadir olan Allâhü Teâlâ hazretleri, ona iyiliğini versin (Fethü'l-Karib’in sahibine müsamaha ve hoşgörüyle davransın), ondan bilindi ki, Rum diyarında (Anadolu'da) bazı Kıbtiler (çingeneler) İslâmiyetlerini izhar ediyorlar ve onların, güzel bir şekilde muhlislerin namazları gibi namaz kıldıkları ve ihlâs ehlinin oruçları gibi oruç tuttuklarını görüyoruz. Sonra bu kişiler, Hıristiyanların mevsimlerinde (merasim ve ayinleri döneminde) Kiliselerine giriyorlar. Onlar gerçekten bu davranışlarıyla mürted oluyorlar (dinden çıkıyorlar). Onların ölülerinin üzerine namaz kılmak sahih ve doğru olmaz; eğer onlar bu halleri üzerinde vefat ederlerse... Çünkü onların Kiliselere tazim ettiklerinde şüphe yoktur. Ve onların Hıristiyanların belirli günlerinde ve gecelerinde fiilleriyle Hıristiyanlara katılıp onlara muvafık davrandıklarında da asla şüphe yoktur. Bundan dolayı onların küfürleri hakkında asla şüphe etmeyiz. Onların şahadet kelimesini getirmeleri âdetleri gereğidir. Onların âdetleri gereği şahadet kelimesini getirmeleri (ve hatta namaz kılmaları ve oruç tutmaları gibi) hiçbir şey, onların itikatlarında kendilerine fayda vermez.


Bu devrin âlimleri, (hoşgörü yaklaşımıyla) Hıristiyanların kiliselerine ta'zîm eden, Hıristiyanların belirli gün ve gecelerindeki merasim ve ayinlerinde Kiliselere giden Müslümanların küfürleri hakkında cehaletlerinden dolayı susmaktadırlar. Bundan Allâhü Teâlâ hazretlerine sığınırız.

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:11 S:112)

Çevrimdışı ruy-ı zemin

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1109
  • Seher vakti bereket vakti...
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #48 : 16 Haziran 2011, 18:26:51 »
Allah razı olsun Mücteba kardeşim... Gönüllerimizdeki manevi susuzluğu gideriyorsun...
پاى مار      چشم مور      نان منلا      كس نديد

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #49 : 16 Haziran 2011, 19:48:33 »
Allah razı olsun Mücteba kardeşim... Gönüllerimizdeki manevi susuzluğu gideriyorsun...

Cümlemizden ruy-ı zemin.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #50 : 17 Haziran 2011, 02:59:02 »
Öğrenilmesi Haram Olan İlimler

İlim (bazen) haram olur.  O da;
1- Felsefe,
2- Şa'beze,
3- Tencim (fal ilmi),
4- Remi ilmi,
5- Tabiatları bilme ilmi
6- Sihir ilmidir...
7- Mantık ilmi de felsefe ilminin içine girer.. Yine bu haram kısımdandır:
8- Hurûf ilmi,
9- Musiki ilmi...               

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:11 S:283)

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #51 : 17 Haziran 2011, 03:26:10 »
Kilise İnşaatı, Ona Hürmet ve Yardımın Küfür Olduğu

Kafir kişi mescid veya bir hayır kurumu bina etmekle Müslüman olmaz.Ta ki şehadet kelimesini getirmedikçe.     
Müslüman bunun hilafınadır. (müslüman kişi, kilise inşa etse, kilise imar etse, kilisenin ihtiyaçlarını giderse veya kiliseye tazimde bulunsa; gerçekten o Müslüman kâfir olur.) Çünkü küfür, sadece niyetle hâsıl olur. Müslümanlık ise ancak şahadet kelimelerini telaffuz etmekle (dil ile söylemekle) hâsıl olur.

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:11 S:111)

Çevrimdışı rahle

  • okur
  • *
  • İleti: 95
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #52 : 17 Haziran 2011, 04:30:21 »
kıymetli paylaşımlarınızdan dolayı Allah razı olsun.

kilise mevzuu ile ilgili bir sorum olacak,

almanyadayım,6 yasındaki oğlum katolik okuluna başlayacak okulun ilk günü ve bazı günlerde kiliseye gitme mecburiyeti var, ve ,din derslerinede girmesi lazım ,bu durum zaruretmidir ,mazur sayılırmı
yoksa mahsurlu zararlımıdır.

hocalarımızdan cevab rica ediyorum.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #53 : 18 Haziran 2011, 00:16:09 »
kıymetli paylaşımlarınızdan dolayı Allah razı olsun.

kilise mevzuu ile ilgili bir sorum olacak,

almanyadayım,6 yasındaki oğlum katolik okuluna başlayacak okulun ilk günü ve bazı günlerde kiliseye gitme mecburiyeti var, ve ,din derslerinede girmesi lazım ,bu durum zaruretmidir ,mazur sayılırmı
yoksa mahsurlu zararlımıdır.

hocalarımızdan cevab rica ediyorum.

Sorunuzun kesin cevabını bilmiyorum.
"Sadakat İslami Forum > DİNİ KATEGORİLER > İSLAMİ SORULARINIZ VE CEVAPLARI"
bölümü üzerinden Müteallim Hocamıza sorabilirsiniz.


Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #54 : 18 Haziran 2011, 04:33:40 »
Mehdi ve Deccal İzahı

İmam Süyûti (r.h.) hazretleri buyurdular:
Mehdî aleyhir-Ridvân, Deccal’dan yedi sene önce zuhur eder.
Deccal ise güneşin batıdan doğmasından on sene önce huruç eder (çıkar).

Mehdinin Zuhur Zamanı

Mehdî Aleyhir-Ridvân, bin iki yüz (Hicrî 1200) yılında kıyam eder.
Veya bin iki yüz dört (1204) yılında zuhür eder. Doğrusunu Allahü Teala hazretleri bilir. Mehdi aleyh’r-Rıdvan’ın zuhurundan önce başka şartlar da vardır. Beni Asfer (sarı oğullarının) hurucu ve başka alametler gibi.

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:8 S:273-274)

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #55 : 18 Haziran 2011, 04:37:52 »
Yahudiler, Hiristiyanlar ve Müslümanların Ayrıldığı Fırka Sayısı

Efendimiz (s.a.v.) hazretleri buyurdu:
-"Yahudiler yetmiş bir fırkaya bölündüler; hepsi Hâviye (ateşinde)dirler; ancak bir fırka müstesna.
-"Hıristiyanlar, yetmiş iki fırkaya bölündüler; hepsi Hâviye (ateşinde)dirler; ancak bir fırka müstesna
Benim ümmetim de yakında yetmiş üç fırkaya bölüneceklerdir; hepsi Hâviye (ateşinde)dirler; ancak bir fırka müstesna."

Kitap Ehli Ateştedir

Kitap ehli "Hepsi Hâviye (ateşinde)dirler; ancak bir fırka müstesna." diye buyurulup istisna yapılması (Efendimiz s.a.v. hazretleri gelmeden önce) geçmiş zamanlarda, o kitaplar nesh olunmadan önceydi. Ama nesh'ten (yani Efendimiz s.a.v. hazretlerinin peygamber olarak gönderilmesinden) sonra ise Yahudi ve Hıristiyanların) hepsi (ebedî olarak) Hâviye ateşindedirler.

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:8 S:276-277)

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #56 : 19 Haziran 2011, 04:04:49 »
Mahşerde Her Kul İçin Bir Değil, Birçok Terazi Kurulacak

Te'vilât-i Necmiyyede buyuruldu:
Allâhü Teâlâ hazretleri, "Artık kimin mizanları(tartıları) ağır basarsa," kav'l-i şerifinde, cemi sîgasıyla "mizanları(tartıları)" buyurdu. Çünkü her bir kul için hallerine münasip olarak adaletle birçok mizan kurulmaktadır.
Bedeni için bir mizan kurulur. Bunda onun vasıfları tartılır.
Ruhu için bir mizan kurulur. Bunda onun sıfatları tartılır.
Sırrı için bir mizan kurulur. Bunda onun halleri tartılır.
Hafî için bir mizan kurulur. Bunda onun ahlakı tartılır.
Hafî, latif ve ruhanî olup, Rabbanî ahlakın feyzine kaabiliyeti vardır. Bundan dolayı Efendimiz (s.a.v.) hazretleri buyurdular:                

Mizanda (Tartıda) En Ağır, Güzel Ahlakın Olma Sebebi

-"Mizan'a güzel ahlaktan daha ağır bir şey konulmadı."(H.Ş.)
Zira güzel ahlak, mahlûkaatın sıfatlarından değildir. Belki âlemlerin Rabbinin sıfatıdır.
Kullar ise, Allâhü Teâlâ hazretlerinin ahlâkı ile ardaklanmakla memurdur.

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:8 S:350-351)

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #57 : 19 Haziran 2011, 12:48:27 »

Mücteba kerdeşim bu çok kıymetli değerli bilgiler için Allah razı olsun...


kıymetli paylaşımlarınızdan dolayı Allah razı olsun.

kilise mevzuu ile ilgili bir sorum olacak,

almanyadayım,6 yasındaki oğlum katolik okuluna başlayacak okulun ilk günü ve bazı günlerde kiliseye gitme mecburiyeti var, ve ,din derslerinede girmesi lazım ,bu durum zaruretmidir ,mazur sayılırmı
yoksa mahsurlu zararlımıdır.

hocalarımızdan cevab rica ediyorum.

Sayın rahle, bu okula göndermek zorundamısınız ?başka altarnatif yok'mu?sizin oralarda  müslümanlar kendi derslerine(din) dersi dışında başka  din derslerine gitmek zorund'mı? katolik okulu olduğu için mecburi'mi?

Benim çocuğum olsa göndermemek için elimden gelen her şeyi yapardım

Zor bir durum,Allah yardımcınız olsun

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9211
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #58 : 20 Haziran 2011, 04:51:45 »
En Büyük Azab, Bu Yoldan Dönene

Vaktinin Şeyhinin biriciği ve en büyüğü olan Ebu Abdullah eş Şirazi (k.s.) Hz.leri buyurdular:
Efendimiz (s.a.v.) hazretlerini rüyamda gördüm, şöyle buyuruyorlardı:
- "Kim Allâhü Teâlâ hazretlerine giden bir yolu öğrenir ve ona girer... Sonra da o yoldan dönerse, Allâhü Teâlâ hazretleri, âlemlerden hiçbir kimseye etmediği bir azap ile ona azap eder."

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:7 S:70)

Çevrimdışı cennet_nuru

  • Cennet ucuz değil Cehennem dahi lüzumsuz değil...
  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 485
  • Her nefesimi SANA yönelmiş dualar eyle ...
    • sadakat.net
Ynt: Ruhu'l Beyân'dan Derin Hakikatler
« Yanıtla #59 : 21 Haziran 2011, 00:17:24 »
"Kur’an-ı güzel okudum" demenin küfür olduğuna beyanı

Zahiriddin el Mergınani(r.a) Hz.lerinden hikaye edilir.

-"Kim, zamanımızdaki kurrâlara (Kur'ân-ı kerimi okuyanlara) okumaları esnasında; "sen Kur'ân-ı kerimi güzel okudun!" dese o kişi kâfir olur."

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:7 S: 617)

Kardeşim soracağım soracağım diyorum unutuyorum yukarıdaki yazıyı biraz açıklayabilir misin ?
O göremediğin koskoca derya gönlümdür...Gördüğün sahil ise dilim...Kıyılarıma vuran dalgalara şaşırma...!!Onlar aşktan gel-git'im...Beni kendinde,kendimde arama...Ben hem bende hem sende bir gizim...!!Beni Mecnun'dan Leyla'dan sorma...!!Ben sadece MEVLA'dan bir izim ... !!!