UTANIN EY MÜSLÜMAN YÖNETİCİLER!/KORKUN EY KAFİRLER!
Bu rezalete nasıl katlanılır, nasıl seyredilir bu kepazelik? Muafiyet kazandı üzerimizde bu zillet galiba. Ne oluyor bize ne oluyor dünyaya ne oluyor insanlığa, bunları izledikçe ne yapmamız gerektiğini ne yapabileceğimizi düşünmeye bile fırsat bulmadan yeni bir meskenet ortaya çıkıyor.
Biz Müslümanlar ne kadar keyfine, zevkine düşkün hale geldik böyle Allah’ım! 22 Arap ülkesi 12 Türk ülkesi ve toplamda 60 İslam ülkesi sadece yeme içmeyle, nüfus çoğaltmakla meşgulmüş anlaşılan. Allah’ın emrini sadece beş vakit namaz sanmışız mutlaka ki onun ”savaşa hazır olun, düşmandan daha güçlü olun” fermanını bu ayeti ve ilahi emri atmışız arkalara.
Enfal 60. “Onlara karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet ve savaş atları hazırlayın. Onlarla Allah’ın düşmanını, sizin düşmanınızı ve bunlardan başka sizin bilmediğiniz fakat Allah’ın bildiği diğer düşmanları korkutursunuz. Allah yolunda her ne harcarsanız karşılığı size tam olarak ödenir. Size zulmedilmez.”
Bu zillet ve meskenet bize hak olmuş demek ki, Yahudilerin kayıtlı ve yazılı hakkı olan bu düşkünlüğe biz oturmuşuz kendi irademizle.
Müslüman olarak sadece dünya insanları dinleri, arasında ki baskın nüfusumuzla övünür hale gelmiştik hal bu ki, gel gör ki burada da yanlışa sapmışız ve kemiyetle neşelenirken keyfiyeti hepten atmışız ve dalmışız günlük hayatın keyifli anlarına. Bu sefil sayıcılıktan kurtulmadığımız takdirde ilahi tehditlere aldıran hiç olmadı;
Tekasür 1,2. Çoklukla övünmek sizi, kabirlere varıncaya (ölünceye) kadar oyaladı.
3. Hayır; ileride bileceksiniz!
4. Hayır, Hayır! İleride bileceksiniz!
5. Hayır, kesin olarak bir bilseniz...
6. Andolsun, o cehennemi muhakkak göreceksiniz.
7. Yine andolsun, onu gözünüzle kesin olarak göreceksiniz
8. Sonra o gün, nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz?
Bir Müslüman ülkede sorun oluyor, iç kargaşa oluyor, anlaşmazlıklar çıkıyor bunlar gayet normal şeyler, normal olmayan Müslümanların duyarsızlığı, ortalama 50 haneye bir caminin düştüğü İslam ülkeleri burada da nal topluyor. Gene İslam’ı sadece namazdan ibaret sanıyor ve görevi gayri Müslimlere bırakarak ata yadigârı topraklarımızın altını üstünü İslam dışı unsurlara peşkeş çekiyor.
İki kardeş Müslüman toplumu, ülkeyi, cemaati, ıslah etmek, ara bulmak, barıştırmak ne pahasına olursa olsun kimin görevidir bakalım Allah’ın kelamına;
Hucurat; 9.” Eğer inananlardan iki grup birbirleriyle savaşırlarsa aralarını düzeltin. Eğer biri ötekine karşı haddi aşarsa, Allah’ın buyruğuna dönünceye kadar haddi aşan tarafa karşı savaşın. Eğer (Allah’ın emrine) dönerse, artık aralarını adaletle düzeltin ve (onlara) adaletli davranın. Çünkü Allah, âdaletli davrananları sever.
10. Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.”
Şimdi bu 1400 yıldır önümüzde parlayan bize yol göstermesi gereken ayetler varken ve siz ey İslam Birliği, İslam Konferansı Teşkilatı, Arap Birliği, Afrika Birliği vb örgütler, Dünya nüfusunun dörtte birini oluşturan Müslümanlar, neredesiniz de bu görevi AB ve ABD yapıyor?
Bu görünen utancın en büyük sorumlular,ı 30, 20, hatta 40 yıldır koltuklarında oturan daha doğrusu petrol kuyularının üstüne taht kurarak dolara çevirmekten ve Petro dolarları bu iki zalim efendilerinin (!)fonlarında toplayan, gününü gün etmek ve zevk ve sefa sarhoşluğundan çıkmayı hayal bile etmeyen en önemlisi de bir gün üzerine çullanacak olan batılı haydut ülkelere karşı Allahın emri olan yeterli savunma ve güç hazırlığında bulunmayan diktatörlerdir.
Müslümanların kendi aralarında ki bozgunları kendilerinin halledememesini fırsat bilen batının haçlı kuvvetleri Kuveyt, Irak, Afganistan derken şimdi de Libya ya saldırdılar. Amaçlarının yer altı kaynakları olduğunu, geleceklerini garantiye almak olduğunu bilmeyen yok artık. Bilmeyen var onlarda sadece koltuklarında oturanlar. Peygamber soyu olan bu milletlerin zilletleri bütün İslam ümmetini bağlar ve hepimiz utanmalıyız.
Bu gün orada olanlar yarın İran’da öbür günse Türkiye’de olabilir. İran’a nükleer faaliyet için hepsinde fazlasıyla dünyayı vuracak kadar bulunduğu halde kafa tutanlar yarın aynı gerekçeyle bize de aynı muameleyi yapacaklardır. Allah’ın İnsanlığı kurtarmak için son peygamberle tebliğ ettirdiği son ilahi mesajda İslam’ın ve Müslümanların var oluş sebebi şöyle anlatılıyor;
Al-i İmran(110) “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah'a iman edersiniz. Kitap ehli de inansalardı elbette kendileri için hayırlı olurdu. Onlardan iman edenler de var. Ama pek çoğu fasık kimselerdir.”
Evet Müslümanların görevi “yer yüzünde iyiliği hâkim kılmaktır. Bozgunculuğu kaldırmaktır.” Ama nerede? Bırak yer yüzünü kendi aramızı bile bulamıyor birbirimizle dövüşürken yabancılar kendi faydalarına zarar dokunmasın diye aralamaya geliyorlar, bombalarla, füzelerle, öldüre öldüre.. Bu zillet ve utanç bize yeter.
Bütün bu Dinsizlerin Müslümanlara yaptıkları hile ve oyunlara rağmen ve Müslümanların Allaha karşı büyük suçluluğuna karşın onunda bir bildiği ve kurduğu yasaları vardır;
Al-i İmran(54) “Onlar tuzak kurdular. Allah da tuzak kurdu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.”
Dünya da şu anda hukuk değil zalimliğin yasaları hâkimdir. İnsan hakları değil zengin ülkelerin hakları korunmaktadır. Hiç b ir ölçü, yasa ve BM kararı olmadığı halde kuvvetlilerde bulunan atom silahlarını Müslümanlar elde etmek için teşebbüs ettikleri anda tehditlerle harekete geçen batılılar, bir gün nükleer radyasyonun boğduğu milyarlarca insanın içinde yer alacağa benziyorlar. Bunun örnekleri Çernobil de ve Fukuşima da görülmüştür. Bu İnsanlığın toptan intiharı demektir ancak bu umumi beladan Müslümanların kurtulması söz konusu değildir;
Enfal(25)” Sadece içinizden zulmedenlere erişmekle kalmayacak olan bir azaptan sakının ve bilin ki Allah azabı çetin olandır.”
İnsanlığın kıyameti olabilecek bu nükleer çılgınlık ve haksızlık inşAllah keşfedilir de bu karanlık yoldan çıkılır. Aksi halde sonumuz, 1400 yıl önce ilahi kelamda mükemmel bir biçimde canlandırıldığı gibi olacaktır;
Karia 1. Yürekleri hoplatan büyük felaket!
2. Nedir o yürekleri hoplatan büyük felaket?
3. Yürekleri hoplatan büyük felaketin ne olduğunu sen ne bileceksin?
4. O gün insanlar, her biri bir tarafa uçuşan küçük kelebekler gibi olacaktır.
5. Dağlar da atılmış renkli yünler gibi olacaktır.
6. İşte o vakit, kimin tartıları ağır gelmişse,
7. Artık o, hoşnut olacağı bir hayat içinde olacaktır.
8. Ama kimin de tartıları hafif gelirse,
9. İşte onun anası (varacağı yer) Hâviye’dir.
10. Sen Hâviye’nin ne olduğunu ne bileceksin?
11. O, kızgın bir ateştir.
Allah Müslümanlara akıl, izan ve vicdan muhasebesi nasip etsin.
Libya müdahalesinin, batı medeniyetinin sonu, Müminlerin uyanışının başı olması dileklerimizle.
diline sağlık kardeş
başlık pek hoşuma gitmedi...Müslümanlar niye utansınki..zulmü yapan ve sebep olanlar utansın.değilmi.?.müslümanlar.müminlerin elinden gelen ne ise mutlak yapıyordur..piyonlar utansın diyelim..
SELAMÜN ALEYKÜM
Değerli forumdaşım ihvan, konu başlığını beğenmemenizi biraz düşündükten sonra haklı bularak değiştirdim. Uyarınızdan dolayı Allah razı olsun.
hz.Allah sonumuzu hayr eylesin.( Amin)
herkez artik olmeyeckmis gibi yasamakta.
Ve hayat; Birçok yalanların, iftiraların, su-i kastların birer çirkin derin devlet tezgahı olduğunu yeri geldiğin de cesur savcıların, adil hakimlerin büyük çabalarıyla ortaya koydukları ilahi ve adil bir sahnedir!
Bu başlık daha güzel...
"bir gün nükleer radyasyonun boğduğu milyarlarca insanın içinde yer alacağa benziyorlar. Bunun örnekleri Çernobil de ve Fukuşima da görülmüştür. Bu İnsanlığın toptan intiharı demektir ancak bu umumi beladan Müslümanların kurtulması söz konusu değildir;
"
İnsanlığın kıyameti olabilecek bu nükleer çılgınlık ve haksızlık inşAllah keşfedilir de bu karanlık yoldan çıkılır. Aksi halde sonumuz, 1400 yıl önce ilahi kelamda mükemmel bir biçimde canlandırıldığı gibi olacaktır;
Teşekkürler...
Allah cc Müslümanları korusun.