Evet yıllardır facebooka üye olmama hususunda direttim. Merakta etmedim açıkçası.
Şu bir gerçek ki google, internet için nasıl vazgeçilmez bir site ise facebookta aynı şekilde internet aleminin vazgeçilmezi oluyor.
Alexa istatistiklerine göre googleden sonra dünyada en çok girilen 2. site facebook.
Geçen hafta kendime bir kötülük yaptım ve facebooka üye oldum.
Ufak tefek sörf yaptım. Öğrendim ki, mantık sürekli arkadaşlarını eklemekmiş : )
Önce kardeşimi ekledim. Amcamın oğlu vs. derken üniversitedeki arkadaşları aramaya başladım. 60 kişilik sınıfın yaklaşık 40 kadarı ile şu anda facebook arkadaşlığı kurdum. Oradan lise arkadaşları ilköğretim vs. arkadaşlar derken daha 1 hafta olmadan 200 kişiye yakın arkadaşla irtibat kurdum.
O kadar şaşırdım ki ne arkadaşlar gelip geçmiş hayatımdan. İsimleri unutulmuş, nesilleri kesilmiş, ahirette bile görsem tanıyamayacağım kadar hayatımdan çıkan nice tanıdıklarımı facebook bana armağan etti. Yeni hallerini, iletişim bilgilerini vs. vs. tekrar güncellemiş oldum.
Evet, bu anlamda bakıldığında çok güzel bir sanal ortam.
Ancak bu da bağımlılık yapabiliyor malesef. Çünkü herkes beğendiği resim video vs. leri paylaşınca onlarla meşgul olurken saatler gelip geçiyor. Bu konuda dikkatli olmak ve zaman israfı yapmamak lazım.
Sevmediğim yönlerinden bazıları:
Arkadaşın profiline girdiğin zaman onun listesindeki tüm arkadaşları görebiliyorsun. Tabi orada karşı cins arkadaşları da olunca listesinde ister istemez rahatsızlık duyabiliyor insan ya da başka bir ifade ile nefsi anlamda sıkıntı. Burada iradeye sahip olunup, lüzumsuz yere sağın solun arkadaş listesine bakmamak lazım. Çoğu insan arkadaş listesini herkese açık yapmış, ben kapattım mesela.
Diğer bir hususta, benim listemdeki arkadaşlar arasında kültür farklılıkları var. Üniversiteden bir öğretim üyesi ile dini anlamda yakınlığı olan arkadaşım aynı listede. Ve ben dini anlamda bir paylaşım yapmak istediğim zaman sadece istediklerime gönderemiyorum. Dolayısı ile görmesini istemediklerime bakınca insan rahatsız oluyor.
Hasılı kelam, facebooku bir ajanda olarak kullanmada sıkıntı olacaığını zannetmiyorum. Yani benim listedeki arkadaşlarım aklımda. Bir telefon bilgisine ulaşmak istediğim zaman hemen facebooktan kolayca bakabiliyorum.
Ama onun videosunu izle onun komikliklerine takıl,profilini takip et fotoğraflarını incele gibi diğer lüzumsuz teferruatlara dalınca o zaman manevi anlamda sıkıntı olabiliyor.
Bir haftalık acemi facebookçu olarak ilk izlenimlerim bunlar. Sizler ne diyorsunuz bu hususta?
Başlığınız için teşekkür ederim. Ben de en sonunda üye olanlardanım. Mayıs ayında üye oldum. Şu ana kadar sadece 3 video paylaştım, oda tenis hakkında. Kullanımına gelince, zamanı kollamak lazım. Şahsen girmiyorum facebook'a. Sadece sizin de belirttiğiniz gibi iletişim için giriyorum. Dünya çapında 2.olması şaşırtıcı bir sonuç değil. 300 milyonu aşmış durumda üye sayısı ve böyle giderse, milyara ayak basacak. Arkadaşlarınızı görme hususunda ise, malumunuz tercihler var aç-kapa tarzında. Diğer taraftan ilkokul arkadaşlarına dahi ulaşabiliyorsun ve de yeni dostluklar da kurulabiliyor. Ama tekrar etmede faide görüyorum: "Zaman çok önemli." Şimdilik bu kadar.
...facebook da diğer iletişim araçları gibi hangi niyetle ve amaçla kullanmamıza baglı olarak hayatımızı, beklentilerimimizi ve paylaşımlarımızı kolaylaştıran özellikler taşımakta... gerek geçmişten esintiler gerekse güncel durumlara ulaşmak çok büyük kolaylıklar içermekte...
herseyde olduğu gibi (tel. televz.internet,gazete,reklam,resim, fotoğ. mekan, ortam, grup, arkadaşlık, banka, marka,harcama vsssss bitmez:)) ) hangi amaçla yaklaştığın, kullandığın çok ama çok önemli...
yıllar sonra ilkokuldaki ögretmenimle buluştum.. altı yaşındaki oğlu emn. müd. olmuş gurur duydum. ebedi aleme giden yedi tane arkadaşımın üzüntüsünü yaşadım, sağlık ve iş ortamları ile sektörlerin buluşma noktalarının gruplarında güncel, medeni, geçerli olan mevzuatları takip etmek adına değerlendirebilen kişiler için farklılıklar bulunmakta....
abuk sapuk konulara takılırsan, merak edersen pislikler sarar... kısaca niyet niyet niyet... birde becerebilmek için kısayollar ve yetenek gerek, yoksa krobook:)) sınıfında kalır eline yüzüne bulaştırırsın...
değerli kardeşlerim niçin ve nedenlerinizi düşünerek faceye girmek yoksa orada geçen vaktin vebalini bile veremeyiz.. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Amin.
facebookta zaman harcama konusunda gayet tabi hepiniz haklısınız ancak düşünüyorumda facebook olmasa ben burda olamazdım çünkü orda eklenen bi videoda bu sitenin reklemını gördüm ve iyi ki gördüm...
İki arkadaş vurgulamış zaman çok önemli diye... Evet önemli önemli de ne yapalım bu önemli zaman da, nasıl kullanalım da facebooktan daha iyi kullanmış olalım. Bu konuda da görüşlerinizi paylaşabilir misiniz? Sürekli ibadet mi edelim mesela?
Alıntı yapılan: Kahraman - 14 Ekim 2009, 23:23:52
...yoksa krobook:)) sınıfında kalır eline yüzüne bulaştırırsın...
:hihi
Üretken faydalı işler yapılabilir,zamanı bu şekilde ziyan etmek yazık.
Tesniye'nin de nereye kaybolduğu belli oldu. e45))
İsimleri unutulmuş, nesilleri kesilmiş, ahirette bile görsem tanıyamayacağım kadar hayatımdan çıkan) zs2))
üye değilim olmayıda düşünmüyorum zaten şimdi hayatımda olan insanların hakkını nasıl vereceğimi düşünüyorum.
en azından hayatıma girip çıkmışlar birdaha arayıp bulmaya ister istemez
günahlarını almaya gerek yok : z3))
dogru soyluyorsunda mıkrosoft kardeş fakat bazen işe yarıyor be
mesela ben gecen bırıne oyle borcum vardı facebookta buldum adam borcunu unutmustu ben hatırlatttım ve borcumu odedım boylece kul hakkından kurtulmus oldum cok sukur yanı bu yuzden face ılk defa tesekkur ettım yanı başkada bi yararı olmadı şimdilik :)
Bencede pek gerekli bişey değil..Herkes bişeyler paylaşıyor video falan mesela..Birbirleinden görüp ekleyen bir sürü tanımadığın kişiler çıkıyor ortaya.. gerçekten vakit hırsızlığı..Oraya girip vakit öldüreceğine dini yazılar veya kitaplarla meşgul olsa insan negüzel şeyler öğrenir..Herşey meraktan.Rabbim yarın kıyamette soracak sana ömür verdim nerde harcadın, boş geçen vakitlere yazık ...
ben girmedim cok davet aldim cünki ne ise yaradigini hala cözebilmis degilim selam
dediğiniz gibi çoğu kişi meraktan kaydolmuş şimdide yavaş yavaş twitter diye bir şey daha da varmış yakında mıllet ona da ilgi gösterir hay bu insandaki meraka zaten ne gelirse meraktan gelirmiş :)
Faydalı yönleri de var tabi ama özellikle mahremiyet konusunda sıkıntılar da var.Diger taraftan en samimi arkadaşımızın dahi saatlerce facebook tarzı boş-beleş yerlerde vaktini heba etmesini engelleyemiyoruz bu da bir gerçek.Bu nedenle sırf rıza-i ilahi için net ortamında belli başlı bir şeyler yapmaya çalışan insanların "ne yapabilirim de facebook, twitter, friendfeed gibi yerlerde gayemize uygun çalışmalar yapabilirim düşüncesine yönelik mesai yapması da elzem.
bende henüz üye degilim ama adina bakinca paylasimm sitesi dendigine göre orada hususi bir arkadaslik falan mümkün degil anlasilan onun pesindede degilim,zamandanda cok sikayet edildigine göre,iyisi ben gene girmeyeyim.vaktim zayi olmasin
her teknolojik gelişmelerin iyi tarafıda vardır.önemli olan iradeye sahip olabilmek.zaman her yerde öldürülebilir.saymakla bitmez...biz iyi taraflarını alalım.iyi taraflarını kullanalım...gençlerin ve öğrencilerin elbette zamanları daha önemli..buralarda harcanmamalı..
teknoloji ürünleri mesela televizyon ilk evinize gelirken hep onunla ilgilendiniz değil mi?
sonra bilgisayar geldi evinize ona alışınca televizyon ne saçma dediniz değil mi?
sonra telefon vs bunlar uzar gider bunları yapan satan kazanır bizim sadece zamanımız kaybolur onların umrunda mı?Bizim zamanımız hayır değil niye umursasınlar ki istediği ürünü satmış o karını yapmış satan karına bakar ama biz onun karını değil zamanımızı düşünmeliyiz aramızda kaç kişi beş vakit namazını kılıyor yaşı tutmayanlar hariç kılmayanlar telefon,bilgisayar,televizyondan kaynaklanıyor
ne diyelim Rabbim bizi nefsimizle baş başa bırakmasın
Sosyal paylaşım sitesi 'Facebook'un Türkiye'deki müdavimleri dertli.
Dünyada facebook çılgınlığı aldı başını gidiyor. Türkiye, yaklaşık 2 milyon kullanıcı ile listenin ilk sıralarında. Akşam'ın haberine göre; İlkokul arkadaşını arayan, eski sevgilisi 'ne yapıyor' bir bakan, oyun oynayan derken facebook kendi suç alanını da oluşturdu. Site tehdit, şantaj, intikam olaylarının yaşandığı bir arenaya döndü.
KIZ ÇOCUKLARI MAĞDUR
Son günlerde facebook mağdurlarının hızla artması polisi harekete geçirdi. Son 11 ay içerisinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bilişim polisine başvuran mağdurların sayısı 480'e ulaştı. facebook mağdurlarının büyük bölümü küçük yaştaki kız çocukları. Dolandırıcılık, sahtecilik, tehdit, şantaj ve intikam şikayetleri üzerine son iki ayda 90 ayrı operasyon düzenlendi, 21 kişi tutuklandı.
TEMSİLCİLİĞİ YOK
Polis yetkilileri, internet üzerinden verilen kimlik bilgilerinin doğrulanma imkanı bulunmadığı için dikkate alınmaması gerektiğini belirtiyor. Polis, kullanıcı bilgilerinin teyit edilemediği için de şikayetçinin mağduriyetinin giderilemediğini vurguluyor. Türkiye'de herhangi bir irtibat bürosu olmayan facebook'un Amerika'daki merkezinin de resmi evraklara cevap vermediği dile getirildi.
UTANÇTAN SAKLIYORLAR
Şikayetlerin hızla arttığını belirten emniyet yetkilileri, mağdur edilen facebook kullanıcılarının, site yurtdışı üzerinden yayın yaptığı ve utandıkları için polise başvuramadıklarını söylüyor.
AYRILAN, NETTE İNTİKAM ALIYOR
SON bir yıl içerisinde Emniyet'e yansıyan facebook şikayetleri, ana başlıklarla şöyle:
- Birlikte olup ayrılan kişilerin, beraber oldukları döneme ait resim ve videoları sahte profillerle internette yayınlaması.
- Bir kişiye ait müstehcen içerikli resimlerin, kopyalanıp elden ele dolaşması. Pornografik içerikli sitelerde de paylaşıma sunulması.
- Aralarında husumet bulunan kişilerin iletişim, adres ve kimlik gibi özel bilgilerinin sahte profiller ile yayınlaması. Altlarına, pornografik resimler ve müstehcen yazılar eklenmesi.
- Bir kişinin fotoğrafını kopyalayıp, sahte profil oluşturulması. Sahte profil ile de kişiyi zor durumda bırakacak cinsel içerikli görüşmeler yapılması.
- Cumhurbaşkanı, başbakan gibi devlet büyükleri ve 'din' hakkında kolaylıkla hakaret içerikli yazı ve videolar yayınlanabilmesi. Terör örgütlerinin propagandalarının yapılabilmesi.
VE 3 ÖRNEK
SİTE üzerinden mağdur edilip polise başvuran kişilerden bazılarının şikayetleri şöyle:
1- ESKİ SEVGİLİM FOTOĞRAFLARIMI YAYIYOR: İstanbul Ümraniye'de savcılığa başvuran 21 yaşındaki K.Y. isimli bir genç kız, eski sevgilisinin kendisine ait bazı özel resimleri internette yaydığını söyledi. Şikayet üzerine intikamcı sevgili A.C. gözaltına alındı.
2- MEDYUMLAR NETTE KAPIŞTI: Yer yine İstanbul. Savcılığa başvuran bu kez N.S. isimli bir medyum. Dertli medyum, B.C. rumuzlu bir kişinin kendisi aleyhine 'Sahtekarı kınıyoruz' adlı bir grup kurduğunu, iletişim adreslerini yaydığını söyledi. Gruba katılanların da kendisine bu nedenle tehditler savurduğunu öne sürdü. N.S.'nin şikayeti ile yapılan operasyonda A.D. ve F.Y. isimli iki kişi yakalandı. Zanlıların da medyum oldukları anlaşıldı.
3- ŞANTAJCILAR, SINIF ARKADAŞLARI ÇIKTI: Son örnek de İstanbul'dan. F.K ve M.Y. isimli iki baba, lisede okuyan kızları adına facebook'ta sayfa açıldığını, müstehcen yazılar yazıldığını söyledi. Polis iki operasyonda 4 kişiyi gözaltına aldı. Zanlılar lise 1 ve lise 3'te okuyan iki kızın sınıf arkadaşları çıktı.
Haber3
Üyelerin başlangıçta geçerli olan gizlilik ayarları gevşetilerek üçüncü şahıslar tarafından daha kolay 'bulunabilir' hale getirildi.Elbette sonradan ayar yapılarak saklanmak hala mümkün.
Sosyal ağların lideri konumundaki Facebook, üyelerinin mahremiyetleriyle ilgili ayarları basitleştirerek diğer üyelerin ve üçüncü şahısların üyeyi görme ve profiline ulaşma imkanlarını artırdı.
Twitter gibi mikroblog sitelerinde rastlanan binlerce takipçili üye profilleriyle rekabet edebilmek için alındığı düşünülen karar, evrensel mahremiyet kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle şiddetle eleştiriliyor.
Üyelik ve görünürlükle ilgili başlangıç ayarlarında bugüne kadar gizlilik esas alınıyordu. Son kararla kuralları biraz gevşeten Facebook, üye kendisi değiştirinceye kadar, başlangıçta geçerli olacak görünürlük ayarını daha geniş bir kitleye açık hale getirdi.
Yeni uygulamayla Facebook üyelerinin profillerinde yapacakları değişiklikler, Google gibi arama motorlarında da daha sık görüntülenecek.
Her ne kadar uygulama üyeye gizlilik ayarlarını sonradan daraltma, kendi seçtiği arkadaşlar dışında üçüncü şahıs ve kişilere tamamen yasaklama hakkı verse de, Facebook'un kararı şiddetle eleştiriliyor. Çünkü Facebook üyelerinin yüzde 80'inden fazlası, ilk üye olduklarında geçerli olan başlangıç ayarları neyse onunla devam ediyor ve ayarlar kısmına girip değişiklik yapmıyor.
Facebook ise mahremiyeti ihlal suçlamalarını reddediyor ve kararın sadece üyelerin önemli gördüğü güncellemeleri arkadaşlarıyla daha kolay paylaşmasını amaçladığını iddia ediyor.
Haber Aktüel
Sosyal ağların lideri konumundaki Facebook, üyelerinin mahremiyetleriyle ilgili ayarları basitleştirerek diğer üyelerin ve üçüncü şahısların üyeyi görme ve profiline ulaşma imkanlarını artırdı.
Aman ayarlarınızı kontrol edin.Gizlilik ayarlarından gizlesenizde,profile koyulan resmi 3.şahıslar görebiliyor.
bencede face book uzaktaki ve görüşemediğin ismini unnutduğun arkadaşlarınla haberleşmek için güzel bi imkan sağlıyor insanlara ama bunu suistimal edenlerde var farklı kimliklerle giriyorlar kabuletmeyince farklı msjlar gönderiyorlar karşı cins olan kişiler bayan ismiyle girip kendilerini farklı tanıtıyolar o yüzden sadece tanıdık kişilerle bağlantıya geçmek ve çok temkinli olmak gerekiyor bayanda olsa yabancı kişilerin isteğini red etmek lazım bilginize....
Facebook'u sık kullananların özgüven eksiği olabilir!
Tüm dünyada 500 milyonu aşkın kişi gününün önemli bir kısmını Facebook'ta geçirmeye başlayınca, bu sosyal paylaşım platformu sosyolog ve psikologların da araştırmalarının ilgi odağı oldu.
Sağlık problemlerine yol açmasından, gelecekteki iş fırsatlarının kaçmasına neden olmasına, kullanıcılarının kıskançlık duygusunu derinleştirip 'canavar'a dönüştürmesinden, narsistleştirmesine kadar birçok bilimsel iddianın hedefindeki Facebook kullanımı hakkında son aylarda yapılmış bilimsel araştırmalar, ilginç sonuçlara ulaştı.
Ağır Facebook kullanıcı mısınız? Ya Narsist ya da özgüven yoksunusunuz...
Kanada York Üniversitesi'nden uzmanların yaptığı araştırmalara göre, Facebook'taki sayfalarını sık sık güncelleyenlerin çoğu ya narsist eğilime sahip ya da özgüven sorunu yaşayan kişiler.
Georgia Üniversitesi psikologlarının 2008 yılına ait araştırması da, Facebook'a çok fazla güncelleme yapanların narsist eğilimde olduğu sonucuna varmıştı. Narsizmin sadece ilgi çekme ve sevilme isteği olmadığına dikkat çeken psikologlar, bu eğilimin, uzun süreli sağlıklı ilişki yeteneksizliğini beslediğine dikkat çekiyor.
York Üniversitesi araştırması, kızların çekici fotoğraf koymaya yoğunlaşmalarına karşın erkeklerin ise, "About me" kısmında kendilerini methetmeye yoğunlaştıklarına dikkat çekiyor.
"Facebook'ta sükse yapmak istiyorsunuz? Cuma sabahı en iyi zaman"
Özellikle arkadaş sayısı fazla olanlar için Facebook'ta güncelleme yapmak, ya popülariteyi daha da artırmaya ya da birçok güncelleme içinde sizinkinin kaybolup gitmesine neden oluyor.
Sosyal medya pazarlama şirketi Virtrue uzmanları, güncellemelerinizin en iyi dikkati çekeceği zamanın Cuma sabahı öğle vaktine kadar olan zaman olduğunu şöyle açıklıyor:
"Facebook'ta fotoğraflar videolardan yüzde 22, sadece yazıdan oluşan girdilerden yüzde 54 daha fazla tıklanıyor. Öğleden önce yapılan güncellemelerin tamamı, öğleden sonrakilerden yüzde 65 daha fazla tıklanıyor. İstatistiklere göre dikkat çekmek için en iyi gün Cuma. Haftasonları ise en kötü zaman."
Sosyal araştırmalar, insanların 'kendilerine benzeyen' insanlarla aynı yerde çalışmayı, yaşamayı ya da eğlenmeyi tercih ettiğini gösteriyor.
Cornell Üniversitesi uzmanları, Facebook kullanıcılarının, bütün arkadaşlarının kendileriyle aynı düşüncede olduğunu varsayma eğiliminde olduğunu tespit etti. Araştırma sırasında Facebook kullanıcılarına kamplaştırıcı politik konularda tercihlerini belirlemeleri istendi.
Ardından, arkadaş listelerindekilerin bu konularda ne düşündüklerini tahmin etmeleri istendi. Ancak, sonuç hiç de düşündükleri gibi çıkmadı. Araştırma, 'insanlar, arkadaşlarının da kendileriyle hemfikir olduğu konusunda çok yanılıyor' diyor.
Fazla online olanın ders notları aynı oranda düşüyor
Hollandalı psikolog Paul Kirschner, ders çalışırken bir yandan da ara ara Facebook sayfasını kontrol eden öğrencilerin oldukça başarısız olduğunu tespit etti.
219 Amerikan üniversite öğrencisi üzerinde çalışma yapan Kirschner, Facebook kullanıcılarının not ortalamasının 5 üzerinden 3.06 olmasına rağmen Facebook kullanmayanların ortalamasının 3.82 olduğunu tespit etti.
Ohio Üniversitesince 2009 yılında yapılan psikolojik araştırmalar da Facebook kullanımının öğrenim başarısını ciddi şekilde etkilediğini belirlemişti. Buna göre, "Facebook'tan eski sevgilinizi gözleyip durmak sınıfta kalmanıza yol açıyor" sonucu ortaya çıktı.
Sabahları önce Facebook'a sonra tuvalete giriyorlar
Oxygen Media ile Lightspeed Araştırma Merkezinin, sosyal medya kullanıcısı 18?34 yaş arası kızlar üzerinde yaptığı araştırma çarpıcı sonuçlara ulaştı. Yüzde 34'ü sabahları uyandıklarında tuvalete gitmeden önce Facebook'a girdiklerini itiraf ederken, yüzde 39'u kendilerini Facebook bağımlısı olarak tanımladı. Yüzde 49'u arkadaşının hesabını hackleyerek kontrol etmeyi normal bir davranış olarak görüyor.
"Her şeye rağmen belki de Facebook sizi daha mutlu yapabilir"
İngiliz Bilgisayar Topluluğu(BCS), sosyal ağlarda çok fazla zaman geçirmenin insanları izole ederek gerçek hayattan kopardığı mitine karşı çıkıyor. BCS araştırmasına göre, Facebook gibi sosyal ağların kullanımı da hayattan tatmin olma yolunda istatistiki olarak kayda değer bir pozitif etki yapıyor.
Kadınlar, düşük gelirliler ve düşük eğitim seviyesindekiler de online yaşamın bu pozitif etkisi daha yüksek...
Kaynak: Milliyet
sanki bir meziyetmiş gibi üye oldum faceye ...şükürler olsun kurtuldum kapattım hesabımı ..inşAllah üye olan kardeşlerimizde kurtulur..orada geçirdiğim vakitlerime hala yanıyorum ..burada bu sitede ne güzel şeyler okuyorum oysa oysaki ne güzel şeyler varmış ..Allah kalp gözümü kapatmasın .. bizi bize bırakmasın ..herşeyi hakkıyla görmeyi ve hakkıyla yapmayı nasip etsin .. razi olmadığı şeyler varsa bizlerde kii vardır..inşAllah bizleri onlardan soğutsun ..amin