Feridüddin-i Attâr, bir gün dükkânında alışverişle meşgulken bir derviş çıkagelir. Gözleri dolarak bir âh çeker. Attâr ona, “Neden öyle abdal abdal bakınıp duruyorsun? Yürü git işine! Senin için hayırlısı budur.” der. Derviş, “Ben yükü hafif bir adamım. Dünyada bu hırkadan başka bir şeyim yok.
Böyle olunca, bu dünya pazarından çabuk ve kolaylıkla geçip giderim. Fakat sen bu ağır yükleri derleyip topla kendi başının çaresine bak!” diye cevap verince Feridüddin-i Attâr; “Sen bu dünyâdan nasıl geçip gidersin?” der. O derviş de, “Bu hırkayı sırtımdan çıkarır, başımın altına yastık yapar, canımı Hakk’a teslim ederim.” diyerek hırkasını başının altına koyar ve Allah deyip oracıkta can verir. Bunu gören Attâr yüreğinden vurulmuşa döner. Meczubun sözleriyle dertlenir, kendinden geçer. Malını mülkünü Allah için sarf eder, ardından aşka yönelir.
Allah razi olsun.
yolundan ayırmasın
Allah razı olsun.
bi çırpıda okunuveriyor...ama bi çırpıda yer etmiyo benim gibi acizlere...
Rabbim hissemizi buyursun...
Allah razı olsun