Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Selman-ul hayr

Başlatan Oruc_Reis, 02 Ocak 2007, 01:51:01

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Oruc_Reis

Selman-ul hayr
Resulullah efendinizin himmetiyle kölelikten kurtulan Selmân-ı Fârisî hazretleri, Ehl-i soffa arasına katıldı. Efendimizin yanından ayrılmaz oldu. Ehli Beytten sayıldı. Uzak diyarlardan geldiği için, Eshâb-ı kirâmdan biriyle kardeşlik kurması emir buyurulunca, Hz. Ebüdderdâ ile de kardeş oldu. Hendek Savaşından itibaren bütün gazâlara katıldı.
Bedir ve Uhud Savaşından sonra, Medîne üzerine üçüncü defa yürüyen müşriklere karşı, nasıl bir savunma yapılması gerektiği istişâre ediliyordu.
Bütün müşriklerin birleşerek hücum ettiği bu savaşta, Selmân-ı Fârisî hazretleri, Resûlullaha hendek kazmak suretiyle savunma yapmayı söyledi. Onun bu teklifi kabûl edilip, hendek kazıldı. Bu sebeple bu savaşa, “Hendek Savaşı” denildi.
Selmân-ı Fârisî, içlerinde Amr bin Avf, Huzeyfe bin Yemân, Nu’mân bin Mukarrin ile Ensârdan altı kişinin bulunduğu bir grupla beraber bulunuyordu. Kendisi güçlü ve kuvvetli bir zât idi. Hendek kazma işinde gayet mâhir ve becerikli idi. Yalnız başına on kişinin kazdığı yeri kazardı. Câbir bin Abdullah hazretleri buyurmuştur ki:
- Selmân’ın kendisine ayrılan beş arşın uzunluğunda, beş arşın derinliğinde yeri, vaktinde kazıp bitirdiğini gördüm.
Hendek Savaşındaki gayret ve hizmetinden dolayı Selmân-ı Fârisî’ye Peygamberimiz “Selmân-ül hayr=Hayırlı Selmân)” buyurdu.
Selmân-ı Fârisî hazretleri hanımı ile de gâyet zâhidâne bir hayat sürdüler. Eshâb-ı Soffa içerisinde Resûl aleyhisselâmın önünde, İslâm ilimlerini öğreniyordu.
Selmân hazretleri senelerce fakirlik ve kölelik içerisinde çektiği sıkıntıları, vahiy pınarının berrak sularından, kana kana içip gideriyordu. Ehl-i Soffa içerisinde Resûl aleyhisselâma en yakın olan Selmân-ı Fârisî hazretleri idi. Hz. Âişe buyuruyor ki:
- Selmân-ı Fârisî geceleri uzun zaman Resûl aleyhisselâm ile beraber kalır ve sohbetinde bulunurdu. Neredeyse Resûlullahın yanında bizden fazla kalırdı.
İlim öğretmeyi çok severdi. Ebû Hüreyre ondan hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir.
Tâbiînin büyüklerinden ve o zaman Medîne’de Fukahâ-i Seb’a denilen, yedi büyük âlimden biri olan Kâsım bin Muhammed de Selmân-ı Fârisî’nin talebelerindendir. Onun derslerinde ve sohbetlerinde kemâle gelmiştir.
cihan baginda ey akil, budur makbul-i ins i cin.Ne kimse senden incinsin, ne sen bir kimseden incin.

insirah

bizimle payşaltığın için teşekkür ederim Allah razı olsun :x
Hayat başladığı noktaya, bittiğinde geri döner! Hayatta her şey noktayla başlar, noktayla biter... Sümeyra Denizli