Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Ya RasulAllah!!!

Başlatan Esmaulhusna, 07 Mart 2006, 13:54:14

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Esmaulhusna

Senden özür diliyorum. Özrümü kabul eder, bana
>"ümmetim" diye bakar mısın? Kendimi, karanlık bir zindanda, gözleri
>bağlı hissediyorum. Çaresizliğimden utanıyorum.
>Ya RasûlAllah, bazı kimseler seni -hâşâ- "terörist" diye
>karikatürize ediyor, bazı ülkeler de buna teşne oluyorlar! Kıyamet
>kopsaydı da bunları görmesek, duymasaydık!..
>Sen ki, Allah, senin güzelliğini tamamiyle belli etseydi, yüzüne
>bakmaya kimse takat getiremezdi. Sen ki, yetimlerin koruyucusu,
>kimsesizlerin kimsesi, ümmetinin sevgilisi, bütün varlıkların rahmet
>güneşisin. Sen olmasaydın olmayacak olanlar, sana hakaret ediyor Ya
>RasûlAllah! Ve bizler, evlerimizde karılarımızın, çocuklarımızın
>yanında oturuyor, televizyon başında çekirdek çıtlatıyoruz!
>Seni unuttuk Ya RasûlAllah! Getirdiğin kitabı unuttuk, sünnetini
>unuttuk. Kocaman devlet elimizden gitti, uyanmadık! Örtümüz alındı,
>"Ne yapalım?" dedik. İşgal edildik, öldürüldük, ırzımıza geçildi;
>"Elimizden ne gelir ki?" dedik! Şimdi dünyada yaşamamızı
>istemiyorlar! Zaten yaşıyor muyduk? Biz senin yolunu terk ettiğimiz
>günden beri yaşamıyoruz ki!
>Ölmesini bilemedik, Ya RasûlAllah!
>"Cihad" kavramı gündeme geldiği zaman yüzümüz kızarır oldu,
>"demokratik ülkeler"e karşı. "Şeriat" dendiğinde başımız yere düştü.
>"Demokrasi" vardı, "insan hakları" vardı. Çağdaş insanların "çağdaş
>tanrıları dururken, senin tanıttığın Allah"ı dilimize almaktan
>utanır olduk!..
>Sen gittikten sonra yavaş yavaş güneşimiz karardı Ya RasûlAllah!
>Zaman zaman başımıza geçenler, sırtımızı doğrultmamıza fırsat
>vermediler. İnsan olma, kişilik kazanma, "ümmet" olma bilincimiz
>öylesine aşındı ki, işgalcilerimize kahraman demeye, ırzımıza
>geçenlere âşık olmaya başladık!
>Müthiş bir aşağılık kompleksi içerisindeyiz Ya RasûlAllah! Senin
>getirdiğin İslâm'ın izzetini bir tarafa koyarak, nefsimizin
>izzetinin (izzet-i nefs!) peşine düştük. Şimdi ben "ümmet" derken,
>"şeriat" derken, "tesettür" derken, kimse duymasın istiyorum.
>Korkuyorum Ya RasûlAllah! Bana "gerici" denecek diye korkuyorum;
>bana "yobaz", "terörist", "barbar", "çağdışı" denecek diye
>korkuyorum! Dinimi (kimliğimi), alnımdan bir nur gibi fışkırtmaktan
>korkuyor ve onu bir cüzam gibi ellerimle saklamaya çalışıyorum!
>"Bunları o mu söyledi?"
>"O söyledi!"
>"O söylediyse doğrudur!"
>diyen o Sıddık-ı Ekber'i düşünüyorum da, "hayret" kelimesini yazarak
>kendimi onunla kıyaslarken, hayret kelimesi bile bundan hayret
>ediyor!
>Mekke'de seninle bulunup yüzünü doya doya seyredemedik; birlikte
>cihad edemedik!
>Medine'de bulunup, senin gelişinin heyecanını tadamadık, "Talaâl
>bedrû aleynâ" diyemedik. Mekke'yi fethedişinde, sana kan
>kusturanlar, can korkusundan tir tir titriyorlarken, sen Rabbine
>secde ettin, onları affettin! Şimdi Mekke müşriklerinin torunları
>sana -hâşâ- "terörist" diyorlar.
>Ya RasûlAllah!
>"Ey insanlar! Kimin arkasına vurdumsa, işte arkam, gelip vursun!
>Kimin benden alacağı varsa işte malım, gelip alsın!" "Zulüm işleyen
>bizden değildir" buyuran sensin. "Bir insanı öldüren, bütün
>insanlığı öldürmüş gibidir" diyen bir dinin mübelliğisin.
>Sen, suç işleyenlerin, İslâm hukukuna göre cezalandırılmasını
>emrederken, "Fakat suçunu başına kakmayın!" diyecek kadar, ancak
>peygamberlerin ve özellikle senin sahip olabileceğin bir gönüle ve
>rikkate sahipsin. Bütün bunların yanında, seni tanımayanların, sana
>dil uzatmalarına kahrolsam da Ya RasûlAllah, beni esas kahreden,
>gece vakti bu yazıyı yazdıktan sonra yatağıma girip mışıl mışıl
>uyuyacağım! Kendimi affedemiyorum! Kişiliğimiz paramparça oldu.
>Ümmetin şizofren dünyalarda geziniyor! Ümmetinin başına
>çöreklenenler, kasalarındaki tapuları okşamakla meşgul!
>Hani sana bir miktar mal ve para gelmişti. Sen onları ihtiyaç
>sahiplerine vermeden evine girmemiş, sabahlamamıştın. "Komşusu açken
>tok yatan bizden değildir" dedin; ama biz bu sözünü, kendimizi
>"onlar"a beğendirelim diye bir "aksesuar" olarak kullanmaktayız.
>Ya RasûlAllah!
>Her şeye rağmen bize "ümmetim" der misin? Hiçbir şeyimiz yok belki;
>ama bütün günahlarımıza rağmen seni çok seviyoruz! Sana karşı
>işlenen bu cinayetler, aslında ümmetinin uyanmasına da vesile
>oluyor. Kömürün içinden elmas çıkacak gibi. Uykudan uyanılacak gibi.
>Hz. Mevlânâ'nın bir sözü vardır:
>"Köpek ısırdı beni, ben onu ısıramazdım; çünkü insanım, ben dudağımı
>ısırdım" diyor.
>Yanağımızdan aşağıya doğru akan kanlar hürmetine bizleri "ümmetim"
>diye kucakla!
>Sen ki, sokakta yüksek sesle konuşmayan, kötülüğe kötülükle karşılık
>vermeyen, bağışlayan, affedendin.
>Sen ki, "Rabbim bana, intikamı alacak gücüme rağmen düşmanlarımı
>affetmemi; benimle ilişkisini kesenle görüşmemi ve beni mahrum
>bırakana vermemi emretmiştir" buyurdun.
>Sen ki, Taif halkının sana yapmış olduğu eziyete karşı, Cebrail'in,
>Taif'in altını üstüne çevirmesi dileğine karşılık, "Hayır, onların
>çocukları Allah'a kulluk edebilirler" cevabını vermiştin!..
>Sen ki, bir mecliste istemediğin bir şey duyduğun zaman, insanların
>yüzüne karşı bir şey söylemeyen.
>Sen ki, bir genç kızdan daha hayâ sahibi ve utangaç.
>Senin olmadığın dünya, senin olmadığın evren ne işe yarar? Ya
>RasûlAllah, şikâyetimiz kimseden değil, nefsimizden.
>Ya RasûlAllah, senden özür diliyorum!"
>
''gerçekçi ol,imkansızı iste..''