Lüks ve israf bir Bela ve Afet halini Aldı

Başlatan aydeniz, 07 Mart 2011, 15:23:05

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

aydeniz


İsraf ve lüks Müslüman toplumun büyük bir baş belası, korkunç bir afet  haline gelmiş bulunuyor. İsraf kesin olarak haramdır. İsraf yapıp da ben israf yapmıyorum diyen kişi; Kur'anın, Sünnetin, Şeriatın hükmünü dolaylı şekilde inkar etmiş olur ve maazAllah küfre düşer.

İsraf ve lüks büyük bir azgınlıktır. Müslüman halkın bu konuda uyarılması gerekmektedir. Bu uyarıyı hangi kurumlar ve şahıslar yapacaktır?

Bunların birincisi Diyanet İşleri Başkanlığı'dır. Diyanet çok açık, çok seçik, çok tesirli bir şekilde bu konuyu işlemelidir.

Bu vazifeyi, birer özel Diyanet olan birtakım cemaat ve tarikatlar da etkili bir şekilde yapmalıdır.

Bütün icazetli din alimleri ve icazetli fakihler; bütün icazetli şeyhler de Ümmet'i bu konuda uyarmalıdır.

Bana "Sen kim oluyorsun da cemaat başkanlarına, tarikat şeyhlerine akıl vermeye yelteniyorsun" diyenler çıkabilir... Bendeniz akıl vermiyorum hatırlatıyorum. Bu Ümmet Hz. Ömerü'l-Faruk gibi raşid bir halifeye bile  hatırlatmıştır. Hani Hz. Ömer hutbede "Ben Allaha itaat edersem, siz de bana itaat ediniz, eğer etmezsem..."  derken, cemaatten biri kalkmış, "Biz seni kılıçlarımızla doğru yola sokarız" demişti ya...

Zengin, varlıklı, köşeyi dönmüş Müslümanlar müzeyyen ve lüks evler, lüks otomobiller, lüks yazlıklar, lüks giysiler, lüks mobilyalar, lüks yeme içme, lüks seyahatler, lüks umreler,  lüks  hayat konusunda maalesef sınırları çoktan aşmış bulunmaktadır.

Şehvet sadece cinsellik konusunda olmaz. Her şeyin şehveti vardır: Para şehveti, mal şehveti, zenginleşmek şehveti, lüks hayat şehveti, israf şehveti ve şehvetlerin en öldürücüsü ve rezil edicisi benlik şehveti.

Serveti aileden gelen, yahut kendisi tarafından helal şekilde kazanılmış olan hiçbir soylu (ruh soyluluğu) Müslüman zengin israf yapmaz,  Şeriatin sınırlarını zorlayan bir lükse sapmaz.

Müslüman, Allah ile ezelde Bezm-i Elest gününde ahd ü misak yapmış, Resul-i Kibriya aleyhi ekmelüttahaya Efendimize de biat ve itaat etmiş kişidir.

Allah müsrifleri (israf edenleri, savurganları) sevmez.

Peygamber israf etmemişti, mütevazı bir hayat sürmüştü.

Hiçbir Allah dostu, hiçbir rabbani alim israfa ve lükse kaçmamıştır.

Bu memlekette milyonlarca vatandaş sıkıntı içinde yaşarken hiçbir zengin Müslümanın Nemrud ve Firavun gibi lüks bir hayat sürmeye hakkı yoktur.

Sıradan Müslümanlar elbette Peygamber (Salat ve selam olsun ona), Ashab-ı Güzin, evliyaullah gibi yaşayamazlar ama  İslami hayatın meşru sınırları vardır. O sınırları zorlamamak gerekir.

Açık konuşuyorum: Beş yıldızlı otellerde ihtişamlı iftar ziyafetleri vermek lükstür, israftır.

Yüz elli bin dolarlık şaşaalı otomobillere binmek lükstür, israftır.

Efendi, beni dinle!.. İtalya'dan getirttiğin yakası kürklü paltoya dört bir dolar vermişsin. Bu bir israftır.

Bir Müslümün eviyle, otomobiliyle, paltosuyla, sofrasıyla  keramet, prestij, itibar kazanmaz.

Müslümanın derecesini arttıran ilimdir, irfandır, ahlaktır, fazilettir, ibadettir, hayır ve hasenattır, hikmettir.

Müslüman kibre ve gurura düştükçe alçalır, alçak gönüllü oldukça yükselir.  Senin bundan haberin yok mu?

Efendi!.. Sen Hz. Ali efendimizle (radiyAllahu anh ve kerremAllahu vecheh) Hz. Fatıma annemizin (radiyAllahu anha)  düğünlerini, ev eşyalarını biliyor musun.  Bilmiyorsan oku, öğren ve utan biraz...

Kafirler, müşrikler, inkarcılar, İslam düşmanları israf edebilirler ama gerçek Müslümanlar asla bu günahı devamlı  olarak işleyemezler.

Bu memleketteki lüks otomobillerin parasının yarısı ile  işyerleri, atölyeler, fabrikalar, işletmeler açılsa bir milyon işsize iş ve aş temin edilebilir.

Yüz bin liralık otoya bineceğine elli bin liralığa binsen incilerin, pırlantaların mı dökülür, haysiyetine darbe mi vurulmuş olur?

Ey sonradan görme  türedi zengin!.. Lüks lokantada kaç çeşit yemek yediğini bana anlattılar. Yemekleri bitirmiyormuşsun, tabakta bir kısmını artıyormuşsun. Onlar da çöpe gidiyormuş.  Bu yaptığın israftır, günahtır, küfran-ı nimettir.

Uçağa binerken  VİP kapısında geçiyor, VİP salonunda kahve içiyor, lüks mevkide seyahat ediyormuşsun. Fani beyinsizlikler!..

Bu  yazıyı yazmak bana düşmezdi. Bizzarure kaleme almış bulunuyorum.

Yarın Mahkeme-i Kübra'da hesap var, kitap var. İsraftan, lüksten uzak duralım. Artacak paralarla mali ibadetler yapalım. Bizim için hayırlı olan budur...

Mehmet Şevket Eygi

teksir

 zs2))cok guzel ve dusundurucu bir yazi. Paylasimin icn teskkrler
atilma dur, suhan-i ehl-i hali anlamadan
cevaba etme tasaddi suali anlamadan.
                                                 naci!

insirah

Hayat başladığı noktaya, bittiğinde geri döner! Hayatta her şey noktayla başlar, noktayla biter... Sümeyra Denizli