Çocukta ateş çıkınca sakın bunları yapmayın!

Başlatan Lika, 20 Şubat 2010, 20:56:31

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Lika

Anne-babalar çocuklarının ateşi yükselince paniğe kapılıyor. Soğuk kanlı davranamayıp yanlış müdahalelerde bulunuyor. Ateşi çıkan çocuğun üstünü daha da örtmek gibi yanlış sağlık bilgileri uygulayan ebeveynlerin sayısı oldukça fazla. Özellikle de ateşi düşürmek amacıyla halk arasında yaygın olan “Çocuğa sirke sürme yöntemi” en yanlış uygulamalar arasında yer alıyor. Yüksek ateşi

olan bir çocuğa doğru müdahale yapmanın yollarını çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanlarına sorduk...

Ateş çıkınca ne yapmalı?

- Çocuğun bulunduğu ortam serinletilmeli, 21-22 derecede tutulmalı.

-Çocuğun üzerinde hafif ve gevşek giysiler olmalı.

-Islak bezlerle kompres yaparak vücut serinletilmeli.

-Ateş, vücutta sıvı kaybına yol açar; bu nedenle bol sıvı verilmeli. Örneğin; su, meyve suyu, çorba, bitki çayları gibi.

-Doktorun önerdiği ateş düşürücü şuruplar çocuğun yaşına ve kilosuna uygun olarak verilebilir.

-Ilık su ile banyo yaptırılmalı.

-Çok yüksek ateşi olan çocuğun elleri ayakları soğuk olabilir. Bu durumda anne-babalar ateşi olmadığını düşünerek yanılabilir. Ateş, mutlaka derece ile ölçülmeli.

Bunları asla yapmayın

- Ağır karaciğer hasarına yol açabileceğinden dolayı çocuklarda ateşli hastalık sırasında aspirin ateş düşürücü olarak verilmemeli.

-Alkol veya sirke sürmek yanlış bir uygulama. O an için ateşi düşürebilir ama alkol damarları genişletip daraltacağı için ateşin daha da yükselmesine yol açabilir.

-Müdahale ederken çocuk ağlatılmamalı. Ateşi daha fazla çıkabilir.

-Üstüne kalın giysiler giydirilmemeli. Bu, vücudun ısısını daha da yükseltir.

Çocuklarda hangi hastalıklar ateşli geçer?

-Üst solunum yolu enfeksiyonları (nezle, soğuk algınlığı, grip, orta kulak iltihabı, sinüzit, bademcik iltihabı)

-Alt solunum yolu enfeksiyonları

(bronşit, zatürre)

-İdrar yolu enfeksiyonları

-Menenjit, cilt enfeksiyonları, ishal

-Kızamık, kızamıkçık, kızıl, suçiçeği, boğmaca l Diş çıkarma

UZMAN GÖRÜŞÜ

“Havale uzun sürerse tehlikeli olabilir”

Doç. Dr. Neşe Karaaslan Bıyıklı (Anadolu Sağlık Merkezi)

Ateşi yükselen çocuk çevreyi tanımaz, bakışları anlamsız olur, gözleri kayar, kasılarak titremeye başlar. Kısa bir süre dış uyarılara yanıt vermez, nefes almayabilir, morarabilir. Bu tip havaleler genelde bir dakikadan kısa sürer. Kısa süren ateşli havale beyin hasarına yol açmaz, ancak uzun sürerse tehlikeli olabilir.

“Hemen ateş düşürücü vermek doğru değil”

Prof. Dr. Reha Cengizlier (Yeditepe Üniversitesi Hastanesi)

Doğru sonuç almak için nereden ölçüm yapıldığı önemli. Vücudun her yerinde ölçümler farklı sonuçlar verir. Makatta 38, kol altında 36,5-37, ağızda 37-37.5, kulakta 37-37,5 derece ateşin yükseldiğini gösterir. Ateş kendi başına bir hastalık değildir, vücudun mikroplara karşı gösterdiği bir savunma mekanizmasıdır. Bunun için 37 sınırını geçer geçmez çocuğa ateş düşürücü vermek doğru değil. Bir süre beklemek, vücudun kendi bağışıklık sistemi için gerekli. Ama yine ölçülen dereceye göre acil müdahale gerekiyorsa ateş düşürücü verilebilir.

“0-3 aylık bebekler hemen doktora götürülmeli”

Dr. Sevil Elçin Kızılok (Acıbadem Hastanesi)

Ateşli çocuğun yeterli sıvı aldığından emin olmalı, susuzluk artabilir. İlk müdahale olarak çocuğun giysileri çıkartılmalı. Islak bezlerle kompres yaparak vücudu serinletilmeli ya da ılık bir banyo yaptırılmalı. Ateş düşmez ya da bir sorun yaşanırsa doktora götürülmeli. 0-3 aylık bebekler ise hemen doktora götürülmeli. En korkulan şey, çocuğun havale geçirmesi. Bu da genellikle 6 ay-5 yaş grubu çocuklarda ailede bir yatkınlık varsa görülür yüzde 3 oranında rastlanır.

Milliyet-Cumartesi

Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Tuğra


Mevsim geçişlerinde, gündüz ve geceleri meydana gelen ısı farkı sebebiyle kontrolünü kaybeden vücut çok daha kolay hastalanıyor.

Uzmanlar, okulların açılmasıyla birlikte önümüzdeki günlerde gribal enfeksiyon hastalıklarında salgın olabileceğini, anne babaların, özellikle çocukların giyimlerine dikkat etmeleri gerektiğini ifade ediyor.

Konya Özel BSK Hastanesi Op. Dr. Hüsnü Bozkurt, vatandaşların, mevsim değişikliği nedeniyle hastalıklara karşı hazırlıklı olması gerektiğini belirtti.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ZAYIFLIYOR

Mevsim değişiklikleri sonrasında yaşanan hastalıkların temelinde, ani ısı değişikliği nedeniyle bireyin zayıflayan bağışıklık sisteminin bakteri ve virüslere karşı savunmasız kalmasının yattığını vurgulayan Op. Dr. BOZKURT, "Mevsim değişikliğinin neden olduğu grip, bronşit gibi viral enfeksiyonlardan korunmak için özellikle risk grubu içinde yer alan kişiler düzenli beslenmeli, uyku düzenlerine dikkat etmeli, sigara kullanmamalı ve kalabalık ortamlarda fazla bulunmamalıdırlar. Solunum ve temas yoluyla bulaşan viral enfeksiyonların özellikle kapalı sistem havalandırma kullanan mekanlardan bulaşma riski daha fazladır." dedi.

Yaz aylarından sonbahara girilen şu günlerde sürekli değişen hava şartlarının insan ve özellikle çocuk sağlığını olumsuz etkilediğine dikkat çeken Dr. Bozkurt, özellikle çocukların giyimlerine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Gündüz ve geceleri meydana gelen ısı farklılıklarının çocukları etkilediğini belirten Bozkurt, şöyle devam etti: "Bahar aylarında özellikle suçiçeği, kabakulak, soğuk algınlığı, grip gibi bulaşıcı hastalıklar sık görülmektedir. Bu tür hastalıkların özellikle kalabalık ortamlarda yayılma olanağı bulunur.

Okulların açılmasıyla birlikte önümüzdeki günlerden itibaren gribal enfeksiyon salgınları görülebilir. Velilerimiz hasta olan çocuklarını kreş veya okullara göndermesin. Çünkü diğer çocuklara bulaşması böylece engellenebilir. Bu hastalıkların bir kısmına karşı aşıyla korunmak mümkün. Ancak ateşli hastalıklar geçiren çocukların hastalıkları süresince okula gitmemelerinde diğer çocuklara bulaşmaması açısından fayda var. El yıkamak, tüm mikrobik hastalıklardan korunmada en etkili yöntemdir."

GRİP OLAN ÇOCUĞA ANTİBİYOTİK VERMEYİN

Op. Dr. Hüsnü Bozkurt, gribal enfeksiyona yakalanan çocuklara antibiyotik verilmesinin yanlış olduğunu kaydetti.

Bozkurt, doktorun reçeteye yazmaması durumlarında çocuklara antibiyotik verilmesinin sağlığa zararlı olduğunu söyledi. Çocukların beslenmelerine de önem verilmesini isteyen Dr.BOZKURT, bol bol meyve ve sebzenin yanı sıra sulu gıdalar tüketilmesini tavsiye etti.

ZEDHABER
〰〰〰〰🐠