Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

facebook???

Başlatan tevhid41, 14 Ağustos 2010, 20:44:33

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Tuğra

Alıntı yapılan: Fatihan - 15 Ağustos 2010, 14:30:12
Alıntı Yapgelelim facebooka özelini koyanlara, facebook gizlilik konusunda da yeterli önlemleri almış, sana fotoğrafını koyma seçeneği sunmuş. facebook profilin var diye mutlaka resmin olacak diye bir şart yok, ha diyelim oldu bunu da sadece istediğin kişilerin görmesini ayarlayabiliyorsun.

Facebook gizlilik ayarlarını koymuş evet ama istediği zaman sizin belirlediğiniz ayarları ama kasten ama yanlışlıkla resetleyebiliyor. Ve sizin en mahrem görüntüleriniz bir anda umuma açık hale gelebiliyor.Ayarlar kullanıcıya bırakılmış olsa da sonuçta kumanda site sahiplerinin elinde. Bir defa bu yaşandı ve bundan sonra yaşanılmaz diye bir kaide yok.


〰〰〰〰🐠

cennet_nuru

Oley bee kapattım facemi wala rahatladım :)
O göremediğin koskoca derya gönlümdür...Gördüğün sahil ise dilim...Kıyılarıma vuran dalgalara şaşırma...!!Onlar aşktan gel-git'im...Beni kendinde,kendimde arama...Ben hem bende hem sende bir gizim...!!Beni Mecnun'dan Leyla'dan sorma...!!Ben sadece MEVLA'dan bir izim ... !!!

Mücteba


Mücteba

#18
Güvenlik yazılım şirketi Symantec’ten uyarı: Facebook, reklamcılara kullanıcı profillerine erişimi mümkün hale getirdi.

ABD’li bilgisayar güvenlik yazılım şirketi Symantec, internetin en büyük sosyal paylaşım ağı olan Facebook’un, siteye ilan veren kuruluşlar için yanlışıkla bir erişim kapısı sağladığını belirtti. Symantec, verilen erişim imkanıyla kullanıcıların profili, resimleri, sohbet günlükleri ve diğer özel verilerine erişilebildiğini belirtti.

Öte yandan, Facebook AFP’ye, herhangi bir erişim kapısı sağlanmadığını ve 500 milyondan fazla üyenin bilgilerinin güvenlikte olduğunu açıkladı. Symantec, bazı Facebook uygulamalarının, kullanıcılarının bilgilerine ulaşılmasını sağlayan semboller ürettiğini ve bu sembollerin “yedek anahtarlar” görevi gördüğünü ifade etti.

Bu yedek anahtarlar kullanıcıların profillerine, mesajlarına, duvarlarına bilgi girilmesine ve diğer eylemlere imkan sağlıyor. Şirket, Facebook uygulamalarının sosyal paylaşım ağının platformuyla bütümleşen Web yazılımı programları olduğuna dikkat çekerek, “her gün 20 milyon Facebook uygulamasının yüklendiğini” belirtti.

Symantec yetkilisi Nishant Doshi, “yedek anahtar görevi gören sembollerin, reklamcılara ve analitik platformlar gibi üçüncü parti uygulamalara sızdığını, böylece kişisel bilgilere ulaşılabildiği gibi mesaj gönderilmesine imkan sağlandığını” belirtti. Facebook, “yapılan uyarının dikkate alınacağı” cevabını verirken, Symantec, Nisan ayında yaklaşık 100 bin uygulamanın Facebook profillerine erişen yedek anahtarlar sağladığını tahmin ediyor.

aktifhaber.com

Mücteba

Facebook'ta gerçekleşen veri hırsızlıklarına karşı bilinmesi gereken detaylar

Siber suçlular, phishing e-postalar aracılığı ile Facebook kullanıcılarını sahte sitelere yönlendirerek, kullanıcıların oturum açma bilgilerini (kullanıcı adı, şifre vs.) ele geçiriyor ve kendi finansal kazançları uğruna kullanıyor. Popüler sosyal ağ sitelerden biri olan Facebook, kullanıcıları tuzağa düşürmek için hackerlar açısından bulunmaz bir fırsat.

Symantec tarafından tüm hafta boyunca gözlemlenen Facebook hesapları, hacker'ların son günlerde sıkça kullandıkları bir yönetimi oryaya koyuyor.

Phishing saldırganları bir Facebook kullanıcısının e-posta kutusuna, sanki o kullanıcının bir arkadaşından geliyormuş gibi “merhaba” ya da “selam” konulu bir e-posta gönderiyorlar. Sahte bir Facebook bağlantı sayfasına yönlendiren bir “link” barındıran bu e-postalar aracılığı ile kullanıcı, o sayfaya bağlanıyor ve böylelikle kullanıcı adı ve şifre bilgileri bir sonraki saldırılarda faydalanılmak üzere siber suçlunun eline geçmiş oluyor.  

Tavsiyeler
Web sitelerinden gelen ya da bir web sitesi içinde bulunan linklere karşı şüpheci davranın. Bu tür linkleri tıkladığınız zaman mutlaka sayfanın üstünde yer alan adres çubuğundan linkin yönlendiği adresi kontrol edin. Her zaman için, mesajda yer alan linki tıklamaktansa, linkte yer alan adresi internet sayfanızın adres çubuğuna doğrudan yazmanın en güvenli yol olduğunu unutmayın.

1. Karmaşık şifreler kullanın ve her bir site için yeni bir şifre edinin.

   * Büyük ve küçük harflerin, semboller ve rakamların bir kombinasyonundan oluşan şifreler hazırlayın.
   * Şifrenizin en 8 karakter olmasına dikkat edin.
   * Şifrenizin mümkün olduğunda anlamsız ve rasgele seçilmiş olmasına dikkat edin.
   * Şifrelerinizi düzenli olarak değiştirin. Her ay başı ya da her ödeme günü gibi düzenli bir değişim rutini oluşturun.
   * Doğum günü  ya da nickname gibi sizinle ilgili isim ya da numaraları şifre olarak kullanmaktan kaçının.
   * Herhangi bir forma kullanıcı adınızı asla yazmayın.
   * Aile üyelerinizin ismini ya da sizin isminizden türetilebilecek ifadeleri şifre olarak kullanmayın.
   * Araba plakası, telefon numarası, sosyal güvenlik numarası, oturduğunuz caddenin adı gibi kolayca saptanabilecek kişisel detaylarınızı şifre olarak tercih etmeyin.

2. Yukarda belirtildiği gibi herhangi bir linke tıkladığınızda mutlaka adres çubuğunu kontrol edin, Facebook’a bağlantı veren herhangi bir linki tıkladığınızda eğer yasal/meşru bir facebook bağlantısına yöneliyor iseniz adres çubuğunda yazan adres asla www.facebook.com şeklinde olmayacaktır. Doğrusu http://www.facebook.com/ şeklinde olmalıdır.

3. Güncel bir işletim sistemi ile web tarayıcı programı ile mutlaka güncel bir güvenlik yazılımı kullanın. Web güvenliği hizmeti veren siteleri ziyaret ederek, tehlikeli phsihing aktivitelerinden ve zararlı kod saldırılarının yürütüldüğü sitelerden haberdar olun.

Barış Terun - pcworld.com.tr

mazhar

Faydası var'mı? o'na bakmak lazım...
Zamanımızı çalıyor'mu?
Gerekli'mi?Gerekli ise neden gerekli?
Yoksa kendimizi'mi kandırıyoruz?
Facebook yokken ne yapıyorduk...?
Zamanımızı dinimizin istediği yönde harcamalıyız...

Mücteba

#21
Alıntı yapılan: Tuğra - 21 Ocak 2011, 01:44:52
Aslında daha önce benzer konuda yazmıştım... Facebook’un hayatımıza girişi gibi hızlı oldu, değerlerimizi kaybedişimiz. İnternet; zaman geçirmenin en hızlı yolu oluverdi. Aile ile birlikte zaman geçirmenin yerini aldı örneğin.

Sokakta futbol maçı oynamanın yerine, Facebook’taki oyun sayfaları genç dimağların tercihi oldu. Akşam yemeğinden sonra soba sıcaklığının hemen yanı başındaki sohbet saatleri, Facebook’taki sayfa sohbetlerine yenildi. İnsanlar mutluluğu Facebook’tan aramaya başladı. Arkadaşlarını bile…

Sanaldaki samimiyet, reel hayattaki samimiyetin tadını dahi unutturdu. El sıkıp selam vermenin gelenekselliğini, adına “modernizm” dediğimiz “slm, naber, ii misin, waaoow” gibi güncel klişelerin arkasında bıraktık.

İş, okul, mahalle arkadaşları ile samimiyeti azaltıp; sanal ortamda tanıdığımız, yüzünü bile görmediğimiz, elini tutmadığımız insanlardan samimiyet bekledik.

İnternetin hayatımıza girişi böyle oldu. Facebook sayfalarındaki yüz binlerce kişi, hayatının anlamını profillerde arıyor. Muhtelif bir sebepten ötürü profil sayfasının kapatılışını dünyanın başına yıkılışı olarak değerlendiriyor, uzun bir süre de kendine gelemiyor. Facebook hesabındaki arkadaşlarının silinişi, cep telefonundaki numaralarının kayboluşu gibi bir şey oluyor.

Facebook’un gereksiz olduğunu düşünmüyorum elbette. Hatta kopmuş fakat eskimemiş arkadaşlıkların yeniden yeşermesi adına buna çok olumlu bakıyorum. Yeni birisini tanıyabiliyor olmayı bile bir “kazanış” olarak değerlendiriyorum. Ben, bu kazanışı hayatın tek gerçeğiymiş ve “olmazsa olmazıymış” gibi lanse edilmesine karşı çıkıyorum.

Gazete sayfalarında boy boy Facebook sebebiyle boşanan çiftlerin fotoğrafları yayınlanıyor. Aileler, ismi bile “sanal” olan bir yalan uğruna dağılıp gidiyor. Ardında ise gözyaşı ve sitem kalıyor. Facebook kullanımını dozunda bırakmayan eşler, kendilerini kapı önünde buluyor.

İnsanlar, yenilikleri önceden çok zor kabullenirken şimdi, gelenekçi olmaktan şikâyet ediyor. Televizyonun hayatımıza girişindeki sancının binde birini cep telefonu, internet ve internetteki Facebook gibi sosyal ağ siteleri çekmedi. Çekmesin de tabi ki. Ama yenilikleri kayıtsız ve şartsız kabul etmek, handikapları da beraberinde getiriyor.

Facebook’u amacının dışına çıkarabiliyor mesela… Bu sayfalarda “liseli kızların gizli tuvalet çekimleri” yayınlanabiliyor ve bunlar bir kısım aklı yetmezlerin reklam propagandası haline geliyor. Üstü Mekke, altı Paris bazı günümüz kızlarının yarı açık, yarı kapalı resimleri sahte hesaplarda “arkadaş toplamak” için kullanılıyor. Çoğu bundan şikâyetçi değil. “Güzelim ki alınıyor” palavrasıyla ekserisi kendisini avutuyor.

İnternet kullanımının edepleştirilmesi için ebeveynlere, eşlere ve arkadaşlara mühim vazifeler düşüyor. Gerçek hayatın tadının, sanaldaki tattan daha lezzetli olduğunu bir şekilde onlara anlatmamız gerekiyor. Yalan yerde aranan mutluluğun süresi de zaten kısa oluyor. Bu kısa mutluluk bile bir serap olmaktan öteye geçmiyor.

Velhasılıkelam; anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az. Vesselam!

Muaz KALAYCI- Haber Aktüel


Mücteba

#22
Facebook’a giriş var çıkış yok

Naçiz vücudunuz elbet bir gün toprak olacaktır ama Facebook adresiniz asla!

Yazmak istediğim o kadar çok konu başlığı vardı ki. Ortaya karışık yapsam, bu karışıklık kafa karışıklığımla birleşince sonuç büsbütün kaos yazısı olur endişesiyle bilgisayara doğru seğirttiğim sırada eşimi internet hafiyeliği yaparken yakaladım.

Tam, “müsaadenle yazı yazacağım”, diyecekken ben de daldım internet hafiyeliğine.

Hayatımızdaki en değerli varlıkların internette nelerle karşılaşabileceğini görmek gündemimi öyle bir değiştirdi ki, o dakika hakkında yazmayı tasarladığım, sadece MHP ile uzlaşılmak suretiyle yapılan bir anayasa ne kadar meşru olur konusu buharlaştı, hayatiyetini kaybetti.

Ne yazsam sorusu da anlamsızlaştı.

Bir an şu bilgisayar denen ‘şeytan icadı’ aleti tümden evden kovsak mı diye bile düşündük. Televizyon bilgisayarın yanında zemzemle yıkanmış gibi.

Sigara içme yaşının ilkokul seviyelerine inmesi gibi sosyal paylaşım sitelerini kullanmanın yaşı da her geçen gün düşüyor. 7’den 70’e herkes internet kullanıcısı.

Bebeler, daha anne baba diyemeden yumuk elleriyle mausu gayet hünerli şekilde kullanabiliyorlar.

Okuma yazmayı öğrenen her memleket evladının illa bir e-posta adresi ve Facebook hesabı oluyor. Olmayanı en başta arkadaşları dışlıyor.

İnternetin nimetlerinin neredeyse çağdaşlaşmanın kriterlerinden biri haline geldiği çağımızda internetin sınırsız kullanımına bu denli buğzeden biri ancak çağdışı bir yobaz olabilir değil mi?

Hiç sorun değil, bütün tanımlamalara razıyım, yeter ki çocukların internetin ara sokaklarında, çıkmazlarında, karanlık izbe yerlerinde dolaşma riski için önlemler alınsın.

Hele hele internetin, tercih edenler için üretilmiş sınırlı paketlerini, “internetime dokunma” dövizleriyle ortalığa dökülüp protesto edenleri anlamam tümden imkansız.

Ben iki çocuk annesi bir vatandaş olarak internet kullanırken çocuğumun başında jandarma kesilmek istemiyorum. Evet, çocuğum için sansür istiyorum. Bu hizmetin bana sunulmasını istiyorum, üzerine para vermek gerekse de.

Uzun lafın kısası, şu masum sosyal paylaşım sitesi Facebook’da bile, şu insanları mobilize etmek suretiyle Arap coğrafyasına bahar getirdiğini düşündüğümüz Facebook’ta bile sapıklar kol geziyor. Gerisini varın siz düşünün.

Hülasa internetin bu kadar yaygın kullanımının iyi, güzel, hoş tarafları olduğu gibi yan etkileri, istenmeyen sonuçları da var.

Küçücük çocuklar Facebook’ta kendilerine profil yapıyorlar, (bunun için bir büyüğün yardımına ihtiyaçları yok, malum. Hepsi birer webmaster gibiler) sınıf arkadaşlarıyla ara sıra muhabbet edip birbirlerinin fotoğraflarına yorumlar yapıyorlar. Buraya kadar her şey çok normal ve masum. Ama arkadaş listesi kısa bir süre sonra inanılmaz bir hızla genişliyor ve hiç adını duymadığın, yolda karşılaşsan yolunu değiştireceğin tiplerle dolabiliyor.

İşte aklımda CHP ve BDP’nin hangi amaca hizmet ettiği sorgulanır “yemin etmeyiz de etmeyiz” inatlarının ortaya çıkardığı son durum olan “sadece MHP ile uzlaşılarak yapılacak bir anayasa”nın meşruluğu problemi ve CHP ve BDP’nin bu sefer de “biz yoktuk, bu yüzden bu anayasa bizim değildir” söylemine sarılacakları bahsi varken mecburen girdim internet ve Facebook olayına.

Yaklaşık bir saat çocuklar kendi kendilerine hiç zorlanmadan açtıkları Facebook hesaplarını kapatmanın yollarını aradık. Bulamayınca bir uzman Facebook kullanıcısı arkadaşımıza chat yoluyla bağlanıp yol yordam sorduk. Öğrendik ki facebook’a giriş var ama çıkış yok.

Üye olmaya gör, sen ölsen de üyeliğin devam ediyor. Devletten kaydın düşüyor ama Facebook üyeliğin düşmüyor.

Doğaya bırakılan plastikler bile daha az yaşıyor Facebook üyeliğinden.

En fazla dondurabiliyorsun Facebook hesabını. O kadar.

Naçiz vücudunuz elbet bir gün toprak olacaktır ama Facebook adresiniz asla!

Lütfen çocuklarınızı internetin yan etkilerinden koruyun. Bir sosyal paylaşım sitesinde bir sapıkla karşılaşmaları an meselesi!

Halime KÖKCE - Rotahaber

Lahza

Faydalı bilgiler hamdolsun uzak durduğumuz ilgi alanları, bireylerin kendilerini sanal alemde bu kadar deşifre etmesi nedense hiç rahatsızlık vermiyor..Doğru kullananlara sözümüz yok ama farklı amaç için bu yolu seçenlere Rabbim akıl fikir versin vesselam...Teşekkürler..
İ' Lem  eyyühe ' l _Aziz !! ...

Gül_Sultan

#24
    Çok ilginç ve antika, yorumların neredeyse hepsi Facebook'un zararlarından bahsediyor, herkes bir şekilde muzdarip olmuş ama ne hikmetse sitede açtığımız her konunun altında "Facebook'ta paylaş" linki eksik olmuyor. İyi güzelde bizden hiç kimse Facebook'a girmiyorsa, bu konuları kim paylşacak facebook'ta. Abesle iştigal etmiyor mu? Hatta fi tarihinde bu mesele ilk defa sitedeki arkadaşlar arasında müzakere edildiği zaman, bu başlık altında zararlarını anlatan bazı arkadaşlar tarafından da biz bu mevzuya hayır dediğimiz için tepki almıştık. Sitede böyle bir link konulduğu zaman ben bunu Sadakat'ime yakıştıramadığım için, 2-3 ay siteye girmedim (Tabi fare dağ'a küsmüş dağ'ın haberi olmamış orasıda ayrı bir boyut).

  Şimdi esas söyleyeceğim yere getiriyim konuyu, Elhamdülillah üyeliğimizin nasip olmadığı bu siteye, insanları yaftalamak için birebir olan bu siteye ve hiçbir şekilde eksikliğini hissetmediğimiz bu siteye (facebooka), inşaalah üye olmayacağız ve hep karşısında olacağız. Eski söylediklerime paralel, yine aynı kafadayım. Nasıl kanalizasyondan bal aksa yenilmez, Sadakatte de bu linkin bulunması açıkcası beni rahatsız ediyor.

  Galiba bu başlık altında da, zaten bazı yorumlar silinmiş çünkü alıntı yapılan yorumlara baktığım zaman,o alıntı yapılan yorumu bu başlık altında göremiyorum.

  İnşaAllah anlatmak istediğim mevzu anlaşılmıştır. Bu başlık altındaki yorumları okuduğum zaman kafamda oluşan soru işaretlerini anlatmaya çalıştım.

Selametle :)
Dünya geçer, İnsan göçer ancak kurtuluş Müttakîlerindir.

Lahza

Gül_sultan bu genellemeye hepimizide ilave etmişsiniz öyle görüyorum bu ne  şiddet bu celal düşüncelerinize katılmıyorum saygı duyuyorum sadece..Antika yorumlar benzetmenizde  za1))
İ' Lem  eyyühe ' l _Aziz !! ...

Gül_Sultan

#26
Bir yanlış anlaşılma olmuştur Lahza kardeşim, yoksa gayet sakin yazdım, şiddetli ve celalli yazmadım, yazdıklarımdan eğer öyle bir izlenim vermiş işem özür dilerim. Hatta en sakin anlarımdan birini yaşıyorum. Ve yorumunda sonuna "Gülücük" avatarını ekledimki öyle bir izlenim vermemek için :)

Ayrıca yaptığım yorumda ne bir şahsı ele aldım, ne de bir genelleme yaptım, dikkatli okumak lazım.

Antika, çünkü antika olan değerlidir, kıymetlidir. :)

selametle
Dünya geçer, İnsan göçer ancak kurtuluş Müttakîlerindir.

mazhar

Faydalı' mı ? faydasız'mı ? Tartışılmaya devam edilecek...

Tuğra

Alıntılarınn hepsi bu sayfada, bir üyenin adı değişmiş sizi yanılgıya düşürmüş olabilir, sadece benim yazımdam alınan başka bir başlık altında

http://www.sadakat.net/forum/evlilik_ve_aile/bana_talipsin_ama_evin_araban_var_mi-t52423.0.html;msg244163#msg244163

Alıntı YapNasıl kanalizasyondan bal aksa yenilmez, Sadakatte de bu linkin bulunması açıkcası beni rahatsız ediyor.

zs2))
〰〰〰〰🐠

mazhar

"Facebook'ta paylaş" linki eksik olmuyor."

Bu link vasıtası ile paylaşım yapılan değerli bilgler...Bir misyonu olanlar için önemlidir !.Sitemiz de kimsenin duymadığı,bizim de bilmediğimiz çok önemli konular paylaşılıyor.insanlara faydalı olabilecek bu bilgilerin bir şekilde topluma sunulması da önemlidir.Neyi,nerede,nasıl kullanacağımızı bildikten sonra özelde olmamak kaydıyla faydalı olunabilir diye düşünüyorum...Tabii'ki yukardaki kaygılar ve endişelere katılıyorum.facebook ve buna siteler de malayani,geyik muhabbeti dediğimiz işler için kullanılmasına taraftar değilim.insanların hayatlarına öyle veya böyle girdiği için islam-i yönden nasıl nasıl faydalanabiliriz ona bakmak lazım...


"Naçiz vücudunuz elbet bir gün toprak olacaktır ama Facebook adresiniz asla! "Mucteba kardeşimizin alıntı yaptığı söz dikkatimi çekti... :)