Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

2012 Filmi (Kiyamet ! )

Başlatan garsli36, 26 Kasım 2009, 00:48:32

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

garsli36

Yusuf Kosar isimli arkadasimdan gelen maili aynen gönderiyorum.Bence cok etkili bir yazi..

Kalin saglicakla...garsli36..



2012’yi izledim.

Bizim Ayamama Deresi’nin taşmasında yaşadığımız kıyametin biraz hallicesi…

Ama mantık (mahşerde bile) aynı mantık:

Parası olan yaşar; fukara ise battığı çamurun içinden “O gemide ah ben de olsaydım” diye ağıt yakar.



* * *



Aylardır “Kıyamet kopacak” vaveylasıyla pompalanan film, “kıyamet kadar görsel efekt üstüne bolca Hollywood klişesi” formülüyle pişirilmiş.

Mayaların takviminde öngörüldüğü şekilde 2012’de kıyamet kopuyor, ama “Önce tedbir, sonra tevekkül”ü şiar edinen insanoğlu hazırlığını yapmış, gemilerini önceden (herhalde ucuza gelsin diye Çinli işçilere) ısmarlamış.

Hatta gemi biletlerini de fahiş fiyatla satmış.

Kıyamet alametleri başlayınca dünyanın 8 lideri buluşup gemiye tüyme kararı alıyor.

Orada saklanıp insan soyunu onlar sürdürecekler.

İngiliz Kraliçesi hemen köpeklerini alıp geliyor.

Pırlanta kalpli Amerikan Başkanı ise “Ben halkımla ölürüm” diyerek binmiyor. Allahtan kızını bindiriyorlar da insanlık, istikbal ümidini hepten kaybetmiyor.

Bizimkini göremedim; binmek için yeterli süre verilmeyince “Daha da binmem geminize” deyip indiği rivayet ediliyor.



* * *



Bu arada görgüsüz Rus tüccar, iki şımarık oğlu ve sarışın metresiyle gemiye koşturuyor. Afetin büyüklüğünü görünce, yanındaki afeti terk ediyor. Lakin Amerikalı yapımcılar, kıyamet gününde bile Rus sahibinin sesiyle harekete geçen araba reklamı yapmayı ihmal etmiyor.

Tabii felakette, Hollywood örf ve adetleri mucibince, dağılmış aileler birleşiyor, çocuğunu ihmal etmiş babalarla,

babasını ihmal etmiş çocuklar birbirine koşuyor, inançsızlar imana geliyor.

Deprem çatlağıyla yarışabilen arabalar izliyoruz.

İki saatlik uçuş kursuyla askeri uçak kaldırabilen pilotlar…

Yer yarılsa, deniz dağa çıksa bile çalışan cep telefonları…

“Kıyametli Maya Takvimi”ni görünce “Bizim Saatli Maarif Takvimi daha iyiymiş” diye düşünüyoruz.

Öte yandan “Ayamama felaketindeki halimiz o kadar da kötü değilmiş” dedirtecek teselliler de var:

Elin oğlunun onca masrafla yaptığı gemi dağa çarpınca camı çatlıyor, kablo sıkışan kapısı kapanmıyor, kilerini su basıyor.   



* * *



Ah şimdi Ünsal (Oskay) hocam olsa muhtemelen şu yorumu yapardı:

“Gelecekte farklı olacağını umduğumuz, değiştirmeye çalıştığımız ne varsa, bunların kıyametten sonra bile yaşayacağını göstermeye çalışıyorlar bize… Böylece yaşadığımız eşitsiz hayatı haklılaştırıyor, ebedileştiriyorlar.”

Öyle ya…

Nuh’un gemisi asırlar sonra uzay gemisi gibi olmuş, ama insanoğlunun parayla, mevkiyle, olmadı rüşvetle istikbal satın alma kaderi hiç değişmemiş.

Ucuz Çinli işçiler, yaptıkları gemiye binemeyip fukara evlerinde ölümü bekliyor. 

Son gemide de vicdan değil cüzdan konuşuyor.

Yer kapma itişmesine katılmayıp tevekkül gösteren tek kişi var; o da deli…

Bu mu kurtarılmaya çalışılan “medeniyet”?

Koca insan soyu, yarına bunu mu saklıyor?

Dünya yıkılsa da paranın hakimiyeti sürecek mi?

“Yeni dünya”da da köle Ademoğullarını bu sefil düzenin efendileri mi yönetecek?



* * *



Öyleyse?

“Arkadaşlar, hazır mıyız?”

“Batsın bu dünya!”

Hâsıl-ı Kelam

2012 ticareti

Konu etliydi... Konuyla ilgili bir "felaket filmi" daha yapılacaktı elbette, şu anda sinemalarda oynuyor... Amerikan sinemasının artık iki dayanağı olan "özel bilgisayar efektleri" ve "aşırı hızlı kurgu" sayesinde keyifle seyredilen hoş ve boş filmlerdir bunlar. İki saat eğlenir, sonra da beyninin çöp tenekesine atarsın gider.
Amerikan sinemasının üçüncü dayanağından, sacayağının üçüncü ayağından, "seyirci bönlüğünden" hiç sözetmiyorum, çocukları ve çocuk ruhluları üzmek istemem.
Artık bilmeyen kalmadı: 21 Aralık 2012 günü, "Maya takvimi" sona eriyor. (Kimilerinin hesabına göre 25 Aralık.)
Üç yıl var önünde, sömür sömürebildiğin kadar! Çünkü bu işte çok para var.
Kimine göre "Marduk" gelecek, kimine göre güneşin samanyolunun merkeziyle aynı düzleme gelmesiyle birtakım "kozmik enerjiler akacak" (o enerjilerin ne menem şeyler olduğunu söyleyebilen yok), kimisi göktaşı bekliyor, kimisi nükleer savaş... Kıyamet mi kopacak, insanlık yepyeni bir altın çağa mı girecek, salla salla gitsin.
Bir sürü dandik kitap yazıyorlar, bir sürü de film yapıyorlar. Yalnız büyük bütçeli serüven filmleri değil, "belgesel süsü verilmiş" ama seyredip bitirdikten sonra sana hiçbir şey vermediği kafana dank eden zırvalar...
Bu sahte belgesellerde konuşturulanlar da belli kişiler: Genellikle "güney" ya da "California" kokan, iri kıyım, uzun saçlı ve sakallı, "entel" havası da taşıyan birtakım Amerikan yazarları... "New Age Freaks" dedikleri uyuşturucu ve Budizm manyakları.
Ortalıkta uçuşan lafları, ortak endişeleri ve korkuları çorba edip sunuyorlar. Uzay muhabbeti hemen gelip hava kirliliği, küresel ısınma, su kaynakları, nükleer atıklar falan gibi konulara bağlanıveriyor. Görüntüler de malum: New Orleans kasırgası, tsunami dalgası, eriyen buzullar, Körfez savaşı, ikiz kuleler, İsrail askerlerine taş atan Filistinli çocuklar, Saddam Hüseyin, Usame, falan filan. Şimdi bunlara "kötü adam"
Ahmedinejad da eklendi.
Bunlar, piramitler, Maya tapınakları, Sfenks, Cuzco yıkıntıları, katedraller, Sirius, Orion takımyıldızı, firavun mumyası falan gibi gene bildik görüntülerin arasına serpiştiriliyor.

devamı için tıklayınız.
Nefsinle değil, kalbinle düşün ve karar ver!

Hâsıl-ı Kelam

2012 Filmi'ni elimde kağıt kalem – Tepe Natuliıs'da izlemeye gittim. Filmi izledikten sonra internette yaptığım araştırmada 2012'yi türkçe seslendirilmiş olarak izlemenin mümkün olduğunu keşfetmek de ayrı bir yazı konusu olsa gerek.

2012 filmi...

Eşinden ve iki çocuğundan ayrı yaşayan, yazdığı kitap 425 adet satan bir kitabın yazarı – limuzin şöförlüğü ile hayatını idame ettiren bir babanın çocukları ile kamp yaptığı Yellowstone'de başlıyor filmin kurgusu...

Ben bu filmi daha önce seyrettim çağrışımları eşliğinde izlerken 2012'yi görsel şölen keyfini çıkartmıyorum desem yalan olur.

Kişi başı 1 milyar euro para veren arap milyarderin şaşkınlığını filmi izlerken Çin yapımı ilginç kurtarma gemilerinde geleceğin dünyası için seçilenler arasında bulunanların genetic bilimcilerin seçkisi ile belirlendiği vurgusundan sonra gösteriln peçeli eşleri ile hayli zengince arabın üzerine tutulan kameranın arka planındaki 'BUNLARI MI SEÇMİŞ GENETİK BİLİMCİLER' vurgusu aslında her şeyi açıklıyor...

YENİ DÜNYADA MÜSLÜMANLARA HİÇ TAHAMMÜL VE YER YOK...

İngiltere Kraliçesi 2 köpeği ile kurtuluş gemisine binerken kimse bunuda mı genetik bilimciler seçmiş ifadesini kullanmıyor.

Gemiyi kapaklarının kapanmasını sağlayarak kurtaran çocuğun adının Noah olması geçim için limuzin şöförlüğü yapan babanın limuzinin devasalığı kadar batıyor gözünüze.

Amerika paramparça olurken neden Tibet vurgusu diyerekten de sormadan edemiyorsunuz.

Hele kurtarma gemisinin kaptan köşkünün camının çatlaması... Bu kadar kolaycılığa kaçılmamalıydı...

Film sayesinde Maya'lar ve onların takvimleri tekrardan girdi gündemimize...

Tafsilat istemeyin ama kendilerine peygamber gönderilen ve ona ittiba eden bir kavim olarak yaşamış mayalar.

Bilge Dalai Lama'nın dolu kabın konulan suyu – çayı almaması gibi akıl soranın da içindeki kabı boşaltması gerekir söylemi zorlama olsa da dikkate değer bir öğreti satıyor izleyicilere...

Doğrusu ilgisiz babanın filmin bir yerinde 8 yaşındaki kızının hayretler içerisinde bez kullandığını öğrenirken filmin devamıda ve dahi akabinde  - kurtulduktan sonra kızından artık bez kullanmadığını duyması 2012 izleyicisini ne kadar ilgilendirirdi bilemiyorum.
   
Dedekorkut EVLİYAOĞLU
Nefsinle değil, kalbinle düşün ve karar ver!

Tuğra




NASA yaşanacakları ve gününü açıkladı!

NASA uzmanları, 2012'de son 50 yılın en parlak Kuzey Işıkları'nın izlenebileceğini açıkladı. 2007'den beri şiddeti artan Kuzey Işıkları'nın 2012'de zirveye ulaşması bekleniyor.

Buna Güneş'in manyetik çevriminin maksimuma ulaştığı evre olan Güneş Maksimumu neden olacak. Yani Güneş'in güneş ekvatorundatki manyetik alanı güneş kutuplarındakinden hafiften daha hızlı dönecek.

Güneş döngüsü bir Güneş Maksimum'dan diğerine yaklaşık 11 yılda gerçekleşiyor. Bu sayı 9 ila 17 yıl arasında değişiyor.

Son Güneş Maksimumu 2000'de gerçekleşmişti ve NASA uzmanları 2012'de bir sonrakinin gerçekleşeceğini ve 1958'den beri en şiddetli sürecin yaşanacağını tahmin ediyor.

NASA uzmanları 2012'de Kuzey Işıkları'nın en az Roma'nın güneyinden bile görülebileceğini düşünüyor.

RENKLER ŞİDDETLENDİ

İzlandalı fotoğrafçı Orvar Thorgiersson, Kuzey Işıkları'nın şiddetinin artışını belgelemek üzere başlatılan bir projede yer alıyor.

Düzenli olarak son dört yıldır sıfır derece altında sıcaklıklarda çalışan 35 yaşındaki fotoğrafçı, 2007'deki Kuzey Işıkları'nın daha zayıf olduğunu fotoğraflamış. 2008'de Kuzey Işıkları'nın yoğunluğunun ve renklerinin daha fazla şiddetlendiği görülüyor.

Orvar, "2012 en iyisi, en parlağı olacak ve uzun bir süre izleme fırsatımız olacak. Artık ışıklar geceleri kitap okumanızı sağlayacak kadar parlak. Ay'dan daha parlaklar. Ama 2012'de Güneş fırtınasının Dünya'da yarattığı görsel şölen karşısında tam anlamıyla dehşete düşeceksiniz. Bu daha önce gördüğünüz hiçbir şeye benzemeyecek" diyor.

CEP TELEFONLARI ÇALIŞMAYABİLİR

Güneş'teki reaksiyonlarla yayılan enerji ve ışık gezegenin yüzeyinde görülebilen hipnotize edici bir etkiye neden oluyor. Kutup bölgelerinde daha görünür oluyor, çünkü muazzam miktarlarda yüklü parçacık bir araya toplanıyor.

NASA daha önce de 2012'de yaşanacak Güneş fırtınalarının teknolojiye çok bağımlı hale gelen insan yaşamını olumsuz etkileyeceği, enerji kesintilerinin meydana gelebileceği ve cep telefonlarının bile çalışmayabileceği uyarısında bulunmuştu.

veteknoloji.com
〰〰〰〰🐠