Gülme yolcu, artık kamyon yazısı yok

Başlatan Ay Iıığı, 29 Aralık 2008, 01:15:44

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ay Iıığı



Havaalanı yok, demiryolu yok, bu zamanda dört ayaklı binekle yolculuk da yok. Karayolu ulaşımını eğlenceli hale getiren kamyon yazıları da gidiyor. 

Avrupa’daki amcalar düşünmüşler ve ülkemizin onlara ulaşmasında ki tek engel olarak gördükleri. Kamyon yazılarını kaldırılması için talepte bulunmuşlar. Hâlbuki bu talep tamamen büyük bir kıskançlığın eseri.

Esprili şoför sıkıntısı çeken Avrupa bizi kıskandı. Bu kıskançlık sonucunda da kamyon yazılarımız tarih oldu, olacak.

Ilgaz dağlarını aşmak için kullandığımız virajlı yollar ve saatlerce arkasına katıldığımız kamyonlar, yeni yeni sohbetlerin doğmasına neden olur. Yazanın iç dünyasını bize yansıttı gibi; ülke ekonomisinden, siyasetinden ve eğitiminden bilgi verir.

Onlar ki;  virajların, kaygan yolların, heyelan bölgelerinin ve zincir takma noktalarının kitabını yazmışlar. Sonrada üşenmemiş bu kadar meziyetin üstüne bir de kamyonlarının arka kısımlarına hayata dair ufak tefek öneri vermişlerdir.

Nedir mi bu öneriler:
“Bir sen birde Azrailli geçerim. Küüttt sanırım Azraili geçemedim”…
“Baba parası değil, dört yıl lisans, iki yıl yüksek lisans ve doktora teri”…
“Hem entelim, hem de para bende, o kadar hazine bonom var”…

Tabii çıkacak bu kanunla birlikte otobüs yolculuğunda azık almanız da tarih oluyor. Pide, lahmacun, yumurta ve soğan yenilmeyecek. Hindi ve “toğuk” taşımacılığı yapılamayacak. Gerçi yaptığımız son toğuk katliamından sonra toğuğu sofraya bile getirmek cesaret istiyor. Bırakın otobüsle akrabalara göndermeyi.

Memleketimizin kurnaz şark zekâsının eseri olan kamyon yazılarını özleyeceğim…


Ferhan Çapraz

Fatihan


Günbatımı

Dua'sız üşürmüş yürekler!
Sana bir dua eden olsun, senin de bir dua ettiğin...
Bilmezsin hangi kırık gönlün duasıdır karanlıklarını aydınlatan,
Sana ummadık kapılar açan.
Bilmezsin kimin için ettiğin duadır, seni böyle ayakta tutan...


Hz. Mevlana