Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Tehlikenin Farkında mısınız?

Başlatan tarihman, 13 Mayıs 2008, 16:35:35

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

tarihman

İÇİMİZDEKİ TEHLİKE

Prens Charles' in Türkiye ziyaretini herkes başka bir açıdan
değerlendirdi. Kimi için cami ziyaretleri, kimi için Mevlana hayranlığı benim için ise ayrılırken uçağına doldurduğu kasalar dolusu sebze  önemliydi. Koca Prens Türkiye'nin domatesine muhtaç değildi herhalde.

Öyleyse bir anlamı olmalıydı bu kasaların.
Evet, Prens yanılmıyorsam Kaz Dağında kendisi için yetiştirilen organik sebzeleri ülkesine götürüyordu. Meğer o civarda yaşayan birkaç aile sürekli kraliyet ailesinin sebzesini yetiştiriyormuş ve kraliyet ailesi sadece bu sebzeleri kullanıyormuş.

Meclis Başkanı Köksal Toptan'ın Kuzey Kıbrıs ziyaretinde Cumhurbaşkanı Talat ile aralarında şöyle bir konuşma geçtiğini hatırlıyorum; Cumhurbaşkanı Talat, Toptan'a bir yemek sırasında 'Türkiye'de en son yediğim domateslerin tadı hala damağımda' demişti. Bu konuşma üzerine Toptan, Talat'a 'En kısa zamanda size hormonsuz Anavatan domatesleri göndereceğim' sözü vermişti. Meclis Başkanı Toptan kendisinden sonra Kıbrıs'a giden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e hormonsuz domatesleri emanet ediyor, Cumhurbaşkanı Gül de Toptan'ın bu masum ricasını yerine getiriyordu. Meclis Başkanı Toptan'ın Ankara'da ancak bir hafta araştırma sonucunda hormonsuz domates bulabildiğini de okumuştum o dönemde.
Nasıl bir tehlikeyle karşı, karşıya olduğumuzun farkında mısınız?

Gelelim işin teknik meselesine;

Tarım ve Köy işleri Bakanlığı'nda 115 bin kişi çalışıyor.
70 tane üniversitemiz,
30 tane ziraat fakültemiz,
50 tane tarım araştırma enstitümüz,
10 bin işsiz ziraat mühendisimiz  var.
Buna rağmen Türkiye tohumda tamamen dışa bağımlı.
Tek kelimeyle tohumun patronu ise israil.
Domuz geni yerleştirilmiş domates, AIDS mikrobu bulaştırılmış kavun haberleri biraz spekülatör olabilir ama İsrail tohumu olayının kesinlikle öbür madalyon tarafı da var.
İsrailli araştırmacıların, genleriyle oynayarak, gül ile limon kokulu domates yetiştirdiğini Şalom Gazetesi'nin internet sayfasından okumuştum. istediğiniz şekle sahip domatesleri bile bulabilirsiniz; çekirdeksiz, kalp şeklinde, salatalık şeklinde, dilimli...

Yani genlerle oynama meselesi yüzde yüz doğru. Gelelim başka doğrulara.
Bu tohumların bir ekimlik olduğunu bilmeyen yok.
Yani israil'den bir defa tohum almakla kurtulamıyorsunuz .
Bir gram tohumun fiyatı her dönemde bir gram altına denk oldu.
Üstelik İsrail tohumunu toprağa bir ektin mi artık isteseniz de yerli tohuma dönemiyorsunuz.
Genetik tohum o toprağa da zarar veriyor. Artık hep bu genetik tohumu kullanmak zorundasınız.

50-70 yıl sonra ise toprak kanserojen maddelerle dolduğu için artık tamamen kullanılmaz hale geliyor.
Buna en güzel örnek Türkiye'nin patates deposu olan Niğde ve Nevşehir bölgelerinde yetiştirilen patateslerde kanserojen maddeye rastlandığı için artık patates ekimine izin verilmemesidir.
Yani israil tohumu tek başına satmıyor.
Tohum alana hastalık bedava...
Tohumların içine hastalık yerleştiren İsrail bu sayede zirai ilaç satımını da garanti altına almış oluyor.
Bütün bu acı tabloya rağmen Türkiye'de yabancıların menfaatine çalışan bir patent sistemi işletiliyor.
Ne korkunç. Köylü kendi bahçesinde tohum bırakamayacak.
Yoksa uluslararası mahkemede yargılanacak!
Su anda dünyada İsrail tohumu kullanma yasası çıkartan ilk ülke işgal altındaki Irak'tır.
İkinciside biz olacağız.
Ve AKP bu tehlikenin farkında olmadığı gibi İSRAiL'e destek oluyor.

(Mailime Gelen Bir Yazı)

ruy-ı zemin

#1
abi farkında olmazlar mı ya mutlaka farkındadırlar. ama ne yapacaksın.
bunu bilmeyen mi var. herkes biliyor ama insanlarda şuur yok. onların ürünlerini yiye yiye aynı onlar gibi oluyoruz. malum hayvanın genini bütün sebze ve meyvelere aşıladılar.

senin dediğin ne kadar doğru kahrolsun israil...

ileride düşünüyorum da geniş bahçeli  bi villam olursa orada bütün ürünleri kendim yetişitreceğim.

پاى مار      چشم مور      نان منلا      كس نديد

ebuzer

SADAKAT YAKIŞIR İNSANA GÖRSE DE İKRAH
DOĞRULARIN YARDIMCISIDIR HZ Allah

setre

Alıntı yapılan: ruy-ı zemin - 13 Mayıs 2008, 17:21:09
abi farkında olmazlar mı ya mutlaka farkındadırlar. ama ne yapacaksın.
bunu bilmeyen mi var. herkes biliyor ama insanlarda şuur yok. onların ürünlerini yiye yiye aynı onlar gibi oluyoruz. malum hayvanın genini bütün sebze ve meyvelere aşıladılar.

senin dediğin ne kadar doğru kahrolsun israil...


ileride düşünüyorum da geniş bahçeli  bi villam olursa orada bütün ürünleri kendim yetişitreceğim.



Kendi sebzelerimizi yetiştirsek ne olacak bilmiyorum bizde  her bahar ekiyoruz bahçeye domates salatalık biber fasulye vs vs  , pazardan aldıklarımızda kendi mahsüllerimizinde tohumu yurtdışından geliyor, yine aynı hesaba gelmiyor mu .Sebzeyi geçelim yurtdışından  Türkiyeye gelen bütün ürünlere katkı maddeleri konuyor tamamen türklerin genlerini bozmaya yönelik maddeler katıyorlar kendimizce sağlıklı beslenmeye çalışıyoruz, daha başka ne yapabiliriz nasıl düzeltebiliriz bu durumu bilemiyorum  yalnız bizim bu bildiklerimizin alasını bilen başımızdaki yöneticilere yazıklar olsun göz göre göre sağlığımızla oynanıyor onlarda güzel güzel seyrediyorlar...
Hep ertelediğim zaman,bir türlü varamadığım diyardı...