Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Yakarış

Başlatan Nakkaı, 25 Mart 2008, 16:06:43

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Nakkaı

Beynim bir sorular tarlası.

Ne yana dönsem çıkmaz, Ne yana dönsem uçurum...

Sevgi aradım bu güne dek kendime. Anladım ki aşkından büyük aşk yokmuş...

Nice kıvılcım zerrelerine aldanıp, senin sımsıcak aşkının ateşiyle yanmaktan mahrum ettim kendimi.

Aşk denildiğinde aklıma ilk gelen sen olmalıydın...

Kara sevda denilen şey senin sevdana düşmek ve canımı acıtsa dahi bir ah bile etmemek olmalıydı...

Bu güne dek dünyanın yalan renklerine kanmışım.

Şimdi senden bi haber geçen yılların mahçupluğu içinde sana gelirsem suçumun büyüklüğünde dolayı beni huzuruna almamazlık yapma...

Fani aşklarımı baki aşka götüren bir köprü eyle...

Bir hiç uğruna yaşamış olmaktan ötürü duyduğum elem ve kederi anla. Beni affet...

Her şeyi kuşatan sevgin ile beni sarıp sarmala.

Gözlerimi ışığın ile aydınlat ki gözlerime bakan gözler bende seni hatırlasın.

Ben senin aşk denizinde bir damlacık tanesi olsamda bana değer verdiğini biliyorum.

O'la ki, ben senin denizinden ayrılacak olsam, kurak topraklarda kaybolup gideceğim...

Varlığımı sana borçlu olmanın verdiği kulluk hissi ile sana yöneliyorum.

Bir anne yavrusunu nasıl sever?

O annenin kalbindeki sevgi şefkat ve merhamet senin aşkının bir katresi ancak olabilir.

Şimdi sorsam anneme, "ateşe atarmısın beni" diye, cevabı elbette hayır olur.

Bir anneye o sevgiyi bahşeden sana geldim...

Hatalarım ne kadar büyük olsa bile, senin affından büyük olamaz...

İşlediğim tüm yanlışların utancı ve senin sonsuz merhametinin umudu ile kapına geldim...

Suçunu itiraf edemeyecek kadar aciz olan bu kulun dileğini sen ondan daha iyi biliyorsun...

Layık olduğum şey ile karşılık verme bana...

Adaletin ile değil şefkatinle kucakla beni,

Ey Rabbim...



Muhammed Acar