Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Kusursuz Dost arayan Dost'suz kalır.

Başlatan uhra, 26 Temmuz 2007, 14:45:03

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

uhra

Kusursuz dost arayan, dostsuz kalır" diye ne güzel söylemiş Mevlana.. Kusursuz kul olur mu hiç? Zaten doğru olan kusursuz dost arayarak bir ömrü tüketmek yerine, dostlarınızı, arkadaşlarınızı kusurlarıyla kabul edebilmek değil midir?

Dostlar ve dostluklar samimi oldukları derecede güzeldirler. Dünyaya madde penceresinden bakanların dostlukları da, menfaatleri nispetinde büyük ya da küçüktür.  Yani ne kadar çıkar, ne kadar fayda, o kadar dostluk, o kadar arkadaşlık... Yaratılış gayesinden bihaber yaşayan, nefsani arzularının esiri olmuş; "Esfele Safilin" çukurlarına yuvarlanmış, insan taslaklarının dostluklarından ne beklenir ki? Bir parça kemiğe sahibini satan köpek misali, üç kuruşa şerefini pazara çıkanların, küçük menfaatler karşılığı dostlarını da satabilecekleri su götürmez bir gerçektir..

İlişkilerinizde hayal kırıklığı yaşamak istemiyorsanız, şu formülü hafızanıza nakşetmelisiniz. "Dostlarınıza onların Allah' a (c.c) olan yakınlıkları kadar yakın" olunuz. Ne bir eksik ne bir fazla.

Dostluklarınızı, dünyevi ilişkilerle sınırlandırmanız, size kısırdöngüden başka hiçbirşey getirmeyecektir. Bu da ömrünüzü basit menfaatler etrafında dolap beygiri gibi dolaşarak geçirmeniz demektir.

Oysa bir kulun en büyük borcu, verilen ömrü en güzel şekilde değerlendirmek, bir saniyesini bile beyhude geçirmemektir. Altı yüz sene "ilây-ı kelimetullah" ı yedi iklim dört köşeye yaymak için savaşmış; üç kıta yedi denizde at oynatmış Osman Gazi'lerin, Yavuz Selim'lerin torunu Türk gencinin değil bir ömür, boşa geçirecek bir anı bile olmamalıdır.

Kötü dostlar edinerek zamanınızı onların çalmalarına izin vermeyiniz.  Bilakis inandığınız  gibi yaşayabilmek noktasında size destek verebilecek, güç verebilecek dostlar bulup hayatınızın anlamının idrakine nail olabilmek için dostluklar kurmaya gayret ediniz.

Efendimizin (sav)' de buyurdukları gibi "bir binanın kerpiçleri gibi omuz omuza" verdiğimiz gün hiçbir kuvvet bizi durduramayacaktır.

Yeter ki, Peygamber (sav) buyruğuna kulak verip "uykuda olan fitneyi uyandırmayınız." Ve nifak tohumlarını sevgi bağından uzak tutunuz.

Unutmayınız ki; "Fitne, fesat Bizans' ın surları ise, kardeşlik Fatih' in toplarıdır...


_______________

Vuslat Yolcusu

Alıntı Yap
Efendimizin (sav)' de buyurdukları gibi "bir binanın kerpiçleri gibi omuz omuza" verdiğimiz gün hiçbir kuvvet bizi durduramayacaktır.

Yeter ki, Peygamber (sav) buyruğuna kulak verip "uykuda olan fitneyi uyandırmayınız." Ve nifak tohumlarını sevgi bağından uzak tutunuz.

Unutmayınız ki; "Fitne, fesat Bizans' ın surları ise, kardeşlik Fatih' in toplarıdır...

kardesim ellerinize saglik :x

Ahi

Paylaşım için sağolun. Elinize sağlık.
[glow=yellow,2,300]Herhangi bir insan vaktini nasıl geçireceğini, üstün bir insan ise vaktini nasıl tasarruf edeceğini düşünür. – Schopenhaver[/glow]

Oruc_Reis

cihan baginda ey akil, budur makbul-i ins i cin.Ne kimse senden incinsin, ne sen bir kimseden incin.

mütevazi


tibet

H.Z.Allah'ı aklından hiç çıkarmayan her görene H.Z.Allah'ı hatırlatır..

gerçek dost her gördüğünüz de size H.Z.Allah'ı hatırlatandır.

Onların kelamları H.Z.Allah'ın rızası içindir,dostlarına anlatmak istedikleri ise hiç bir şekilde menfati bir durum olmayan ancakki onların göremedikleri gerçeklerdir,her ne kadar  acımasız alaylara maruz kalsalarda!

gerçek dosta duyulan ihtiyaç kuruyan toprağın suya hasreti gibidir.

dostla muhabbet ise aynı yağmurda ıslanmak ve suya doymaktır..

H,Ş.

"Gördüğünüzde size Allah'ı hatırlatan, bilginizi artıran,

ilmiyle de size ahireti hatırlatan, sizin için en hayırlı arkadaştır.."

İmam-ı Rabbani Hazretleri buyuruyorlarki;

''Bir hükmün doğru veya yanlış olduğu Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiklerine uygun olup olmamakla anlaşılır. Çünkü Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiklerine uymayan her mana, her buluş kıymetsizdir, yanlıştır. Çünkü her sapık, Kur'an ve sünnete uyduğunu sanır, sapıklığının doğru olduğunu iddia eder. Yarım aklı, kısa görüşü ile, bu kaynaklardan yanlış manalar çıkarır. Doğru yoldan kayar, felakete gider. Âyet-i kerimede, (Kur’an-ı kerimde bildirilen misaller, çoklarını küfre sürükler, çoklarını da hidayete ulaştırır) buyuruluyor. Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri manalar doğrudur, bunlara uymayanlar yanlıştır.) [1/ 286]

Dostların doğruluğu bu çerçeve içinde anlaşılır!

ozturk

Allah Razı Olsun Çok Güzel Bir Paylaşımdı
Verdiğin Kadar Değeri Vardır

lalegül

Alıntı yapılan: tibet - 29 Ağustos 2007, 17:11:03

gerçek dost her gördüğünüz de size H.Z.Allah'ı hatırlatandır.


Allahu Teala böyle dostlarımızın sayılarını artırsın.
Şu rahmete bakın ki,
insanlar bütün azalarıyla günah işlerken,
sadece diliyle yaptığı tövbeyle affolunuyor.

Aziz Mahmud Hüdai (k.s)

matematikçi