Sadakat islami Forum

Ömür kısadır. Macerayla geçirmeye değmiyor. Her dakikası ancak iyilik duygusu ile anlam kazanır.



Hangimiz elinden tutulmaya muhtaç zamanlar yaşamadık veya yaşamayacağımızı garanti edebiliriz?



Hiç birimiz. Çünkü insan olmaklığımızla özümüzdeki potansiyel acziyeti yaşıyoruz. Kibrin ve ceberutun firavunlaştırdığı nice insanlar, basit bir hastalığa yenik düşmüş, sahte saltanatlarının bir yalancı bahardan ibaret olduğunu görmüşlerdir. Belki de gördükleri gerçekleri geride kalanlara anlatma ve haykırma fırsatı da bulamadan çekip gitmişlerdir.



Kimyamızda ünsiyet, şefkat ve sevgi vardır. İnsanın esas yapısı budur. Bunu görmezden gelmenin de açıklaması yoktur. Hiçbir insan öfkeliyken veya haksızlık ederken mutlu olamamıştır. En zalim insanlar bile, nazenin bir çiçeği koklarken ya da bir çocuğun başını okşarken yüreklerindeki ılık şeyin (sevginin) farkına varmışlar ve onunla mutlu olmuşlardır.



Fıtrata rağmen yaşamaktır hepimizi huzursuz eden. Gerçek benliğimizle kendimizi ifade edememektir.



Para, mevki ve şöhret gibi unsurlar birer güçtür. Bu güce sahip olanlar, aldatıcı ikinci bir kişilik kazanma tehlikesiyle karşı karşıyadırlar. Yüzlerce insanın her gün önünde kuyruklar oluşturduğu bir tahsilât memuru bile zamanla bu fıtratı kazanır ve tahakküm etmeye başlar. Bu fıtratı kazanmış poliklinikteki doktor, şirketteki patron, okuldaki müdür, hapishanedeki gardiyan, hatta imtiyazlar elde etmiş bir temizlik işçisi, toplumun kalbinde ortaya çıkan birer mutsuzluk çıbanıdırlar. Hırçın, kaba ve ceberutça davrandıkları için hem kendilerine haksızlık ederler, hem de hiç hakları olmadığı halde nice masumlara zulmederler.



Ömür kısadır. Macerayla geçirmeye değmiyor. Her dakikası ancak iyilik duygusu ile anlam kazanır.



Madem öyle; statümüz ve ekstralarımız ne olursa olsun, biraz daha nezaket, biraz daha iyilik .. ve haddini bilmek.



Aklın yolu birdir..


semerkand